Haramlardan kaçan salihtir

Farzları herkes yapabilir, ama haramlardan herkes kaçamaz. Ancak salih kullar kaçar. Dinimizde günah işlememek, ibadet etmekten daha kıymetlidir. Hadis-i şerifte, (Bir zerre günahtan kaçınmak, bütün cin ve insanların ibadetleri toplamından daha iyidir) buyuruldu. Bid’at işlemek ise, büyük günahlardan daha tehlikelidir. Bu bakımdan dine hizmet etmek niyetiyle bid’at işlemeyi mubah görmemeli.

Bir haramdan kaçmak, milyonlarca nafile namaz kılmaktan evladır. Haram işleyerek farz, mekruh işleyerek sünnet yapılmaz. Günahtan kaçmak ibadet yapmaktan önce gelir. (U. Besair)

İmam-ı Muhammed Masum hazretleri buyuruyor ki:
Çok kimse ile görüşmeyin, çok ibadet yapın, Resulullahın sünnetlerine sıkı sarılın! Bid’atlerden ve bid’at ehlinden ve günah işlemekten çok sakının! İyi işleri, iyiler de, kötüler de yapabilir. Fakat kötülüklerden, günahlardan yalnız sıddık olanlar sakınır.

Bir emri yapmak, bir haramı işlemeye sebep olursa, haram işlememek için, o emir tehir veya terk edilir, yapılmaz. Mesela bir kadının hacca gitmesi farzdır yani emirdir, ama yanında mahremi yoksa gitmesi haram olur. Avret yerini açmadan, necaseti temizlemek mümkün olmazsa, namazı, öyle kılar. Çünkü, temizlemek emirdir, açmak ise yasaktır.

Ey oğul ilmihali’nde diyor ki:
Haramdan kaçmanın sevabı, farzları yapmanın sevabından daha fazladır. Farzları yapmamanın günahı, haram işlemek günahından daha çoktur.

Mesela, içki, kumar, zina gibi büyük günahlardan kaçmak, namaz, oruç, hac, zekat gibi farzları yapmaktan daha sevaptır. Namaz kılmamanın günahı ise, içki, kumar, zina gibi büyük günahlardan daha büyüktür. İçki içen sadece yasağı çiğniyor. Namaz kılmayan hem yasağı çiğniyor hem de emre isyan ediyor. Bu inceliği iyi anlamaya çalışmalıdır.

Bir namazda 12 farz var. Beş vakit namazda 60 farz var. Namaz kılmayan, günde 60 kere büyük günah işliyor. Artık bu insanı düşünün, ne kadar iyilik yaparsa yapsın, ne kadar ibadet ederse etsin hepsinin sevabı azalıp yok olur. Borçtan kurtulur ise de sevap olarak eline bir şey geçmez. O halde, kim ne kadar çok büyük günah işlerse işlesin, ama namazı terk etmesin.

İmam-ı Rabbanî hazretleri buyuruyor ki:

Haramlardan tamamen kaçınabilmek için, mubahların fazlasından kaçınmalı! Mubahları gerektiği kadar kullanmalı! Bir insan, mubah [İslamiyetin izin verdiği] şeylerden her istediğini yapar, taşkınca mubah işlerse, şüpheli şeyleri yapmaya başlar. Şüpheliler ise, haram olanlara yakındır. İnsanın nefsi, hayvan gibi, kendine düşkündür. Uçurum yanında dolaşan, bir gün uçuruma düşebilir. Takvayı tam yapabilmek için mubahları gerektiği kadar kullanmalı, zaruret miktarını aşmamalı! Bu kadarını da, kulluk vazifelerini yapabilmek için kullanmaya, niyet etmelidir. Mubahların fazlasından kaçınabilmek büyük nimettir. Hiç olmazsa, haramlardan kaçınmalı, mubahların fazlasından da elden geldiği kadar sakınmaya çalışmalı! Mubahlar lüzumundan fazla işlendiğinde, pişman olup tövbe etmeli! Bu işleri, haram işlemeye başlangıç bilmeli! Allahü teâlâya sığınmalı ve yalvarmalı! Bu pişmanlık, tövbe ve yalvarmak, belki mubahların fazlasından büsbütün sakınmak yerine geçerek, böyle işlerin zararından korur. Çünkü (Günahkârın, boynunu bükmesi, ibadet edenin göğsünü kabartmasından daha iyidir) buyurmuşlardır. (m.76)

03042003