Hz. Mu'âviye (ra)

Hayreddin Karaman hocanın bir cümlesi ve daha sonra o cümleyi açıklama/gerekçelendirme sadedinde kaleme aldığı yazı dolayısıyla gündeme gelen Hz. Mu'âviye hakkında, tarih boyunca olduğu gibi günümüzde de Şia'nın iddia ve ithamlarına cevap vermek ve Ehl-i Sünnet'in konuya bakışını yansıtmak maksadıyla hayli çalışma yapılmıştır.

Şia'nın tavrını anlamak mümkündür de, her fırsatta Ehl-i Sünnet olduğunu söylemekten geri durmayan insanların tavrını anlamak gerçekten mümkün değildir.

Ne diyor hoca?

"Peygamberimiz (s.a.) "Sövmeyin" diyor, ben de sövmüyorum, Peygamberimiz "onları seven benim sebebimle (beni sevdikleri için severler, onlardan nefret edenler de benden nefret ettikleri için böyle yaparlar" buyuruyor. Ben bu hadise de dayanarak
"Peygamberimiz'in göz bebeklerini inciten adamı ve adamları sevmiyorum; çünkü hadis Peygamberimize olan sevgiyi öne alıyor ve ashabın da bu sebeple sevilmesini istiyor. Bir kişi Peygamberimizin üzerlerine titrediği aile fertlerini üzer, onlara hakaret eder, tehdit eder, sonunda meşru halifeye isyan eder ve kılıç çekerse "yine de onu sevin" demiyor, hadis bu manaya gelmiyor..."

İki noktayı birbirinden ayırmak gerekiyor: Hocanın bu ifadesi ve ileride gelecek olan sözleri Hz. Ali (r.a) muhabbetinden mi kaynaklanıyor, Hz. Mu'âviye (r.a) antipatisinden mi?

Eğer Hz. Ali (r.a) muhabbetinden kaynaklanıyorsa, onu bir şekilde inciten herkese karşı aynı tavrın gösterilmesi gerekir. Mesela bilindiği gibi Efendimiz (s.a.v)'in vefatı üzerine Hz. Ebû Bekr (r.a) ile Hz. Fâtıma (r.anha) arasında Fedek arazisi konusunda çıkan anlaşmazlık, Hz. Fâtıma (r.anha) validemizin gücenmesi ile neticelenmiştir. Şimdi Hz. Ebû Bekr (r.a)'a bu olay sebebiyle tavır almamız mı gerekiyor?

Ya Hz. Hasan (r.a)'ın hilafeti Hz. Mu'âviye (r.a)'a devretmesini nasıl yorumlamalı?

Onlar, "Hz. Peygamber'in göz bebekleri", Hz. Mu'âviye (r.a)'e bey'at etmekle Hz. Peygamber (s.a.v)'in onaylamayacağı bir iş mi yapmış oldular?

Hoca devam ediyor:

"Peygamberimiz (s.a.) Ammâr'a "Seni meşru başkana isyan edenler (bağîler) öldürecek" demiş ve onu Muaviye'nin askerleri öldürmüşlerdir. Meşru halife olan Hz. Ali'ye isyan etmek ve silah çekmek günahtır, caiz değildir; Muaviye ve yandaşları bunu da yapmışlardır. Hz. Peygamber'i sevenler bunları yapmazlar, bunları yapanlar da sevilmezler, ama Ehl-i sünnetin bir kuralı olarak onlara hakaret edilmez ve sövülmez."

Hz. Ali (r.a), Şam ordusunun hareketi konusunda "Kardeşlerimiz bize isyan etti" demiş ve Şam askerlerine hakaret etmek isteyenleri uyararak, Sıffin savaşında onların ölülerinin de, kendi saflarında bulunanlardan önlerinde cennette olduğunu söylemiştir.

Şimdi bize ne oluyor ki anlaşmazlığın taraflarından birini oluşturan Hak halifenin böyle bir tavır sergilediği insanlar hakkında böyle bir tavır takınıyoruz?

Bildiğim kadarıyla bu topraklarda Ehl-i Sünnet bilinen çevreler içinde Hz. Mu'âviye hakkında açıkça menfi bir tavır takınan ve cür'etli sözler söyleyen ilk kişilerden birisi Muhammed İhsan Oğuz'dur. Onun Saadet Anahtarları isimli eserinde Hz. Mu'âviye (r.a) konusunda söyledikleri ile hocanın tavrı arasındaki ilgi çekici benzerliği fark etmemek mümkün değil.

Bir sonraki yazıda, hocanın konu hakkındaki tavrına referans olarak kullandığı et-Teftâzânî'nin ifadeleri üzerinde duracağım.

Hz. Mu'âviye (ra) yorumları

  • Image Description
    misafir
    15.09.2011

    Madem Hz.Muaviye (r.a.) deyip seviyorsanız,çocuklarınızın adını neden muaviye,kızlarınızın adını Hindi koymuyorsunuz?
    Demekki gerçekten sevmiyor ,hadisleri doğru algılayamıyorsunuz.

  • Image Description
    saygılı
    16.09.2011

    Sevgi ile saygıyı karıştırmamak lazım.. Sevginin de dereceleri vardır.. Hz. Ali ile hz. muaviyeyi kıyaslıyacak kadar da cahil değiliz. Hz. Ali'yi daha cok severken, Hz. Muaviyeye de saygısızlık yapacak kadar da ahmak değiliz..!

  • Image Description
    bülent görüş
    11.11.2011

    sayın hocam Allah var peygamber var..bunlar allah resulunun neslini bitirdiler taa ebu sufyandan başlıyor asıl meele .siz bunları bile bile hz muaviyeye hazret diyorsunuz ya tebrikler ne diyim ..arkadaşlar siz bu konuyu daha iyi anlamak istiyorsanız sizlere ehli sünnet alimlerinden bir eser tavsiye ediyorum....
    EMEVİLER DÖNEMİNDE KIYAMLAR AHMET AĞIRAKÇA

  • Image Description
    amaaan dikkat
    12.11.2011

    Yahu siz Peygamberden cok mu iyi biliyorsunuz da haddinizi aşıyorsunuz.

    Evet Hz. Muaviye.. Sen onun tırnağı kadar bile olamazsın.. O hayatında iken peygamber efendimizi görmüş, sohbetlerine katılmış ve katipliğini yapmıştır.. Peygamberin yanında layık gördüğü insanı sen hazret demeyi ister layık gör ister görme..

    Unutma hz. Osman için yahudi diyenler de vardı.. Ama peygamber ona 2 kızını da vermiştir..

  • Image Description
    misafir21,3s
    16.12.2011

    Peygamberlere iman farzdır.Ancak islamda sahabelere iman diye bir farziyet olmadığından, konunun tartışılması bile abesle iştigaldir.Bu konuda Kur'an temel alınarak bir müslümanın, diğer bir müslüman kardeşinin leh ve aleyhinde, nasıl davranış sergilemesi gerekiyorsa davranışlarını hareket ve sözlerini bu ölçüye göre ayarlamalıdır. Sahabeler kendi dönemlerini yaşamış, günahlarıyla sevaplarıyla o dönemlerin yükünü taşımış, Allahın kullarıydılar.Onlar da şüphesiz bizler gibi Yaptıklarından ve yapmaları gerekirken yapmadıklarından, söyledikleri şeylerden hesaba çekileceklerdir.Yani kısaca tartışmanın tarafı olunmamalıdır.Bu tüm islam ümmetine zarar vermiştir.Ve İslam düşmanları Müslümanların bu zayıf noktasını bildikleri için tarih boyunca mezhep ve klik savaşları çıkarmış ve böylece ümmet üzerindeki zalim iktidarlarını sürdüregelmişlerdir.Halen İslam coğrafyasında oluk oluk müslüman kanı akmaktadır.Müslümanlar kendi aralarındaki ayrılıkları deşeleyecekleri yerde (Mezhep, fırka,cemaat v.b.)Kendi ortak benzer taraflarını ileri sürüp, temelde benzer taraflarını sloganlaştırıp ümmet olma şuurunu yakalamaları gerekmektedir.vesselam