Zehirli | Konular | Kitaplar

İbni Suud'a Şovalyelik Nişanı

“İngilizlerin bölgedeki siyasi temsilcisi W. Shakespear, 1914 Şubatında Riyad’a gelmiş, bu vesileyle İngilizler ile Suudiler arasında sıcak yakınlaşmalar tesis edilmişti. I. Dünya Savaşı çıkınca bu dostluk daha da pekişti. Osmanlı’nın ittifak çağrısına red cevabı veren İbni Suud, bunun hemen arkasından, Osmanlı heyeti hala Riyad’da iken, İngilizlere ittifak teklifinde bulundu....Artık büyük savaşta Osmanlı’nın Necd valisinin safı belli olmuştu. Bu birliktelik, İbni Suud’a İngiltere-Hindistan İmparatorluğu’nun şövalyelik nişanı verilmesiyle pekiştirildi.” (s.46 )

“İbni Suud şunları söylemektedir:

(Eğer siz İngilizler, kızlarınızı karım olsun diye bana önerseniz kabul ederdim...Fakat Mekke Şerifi’nin veya Mekkelilerden ve diğer müslümanlardan müşrik saydıklarımızın kızlarını alamam. Hıristiyanların kestiği hayvanların etlerini sorgusuz sualsiz yerim.)

Bu duygularla yüklü olan İbni Suud, bir başka toplantıda da Hıristiyanlarla ilgili bazı Kur’an ayetlerini okumuş, sonra da Philby’e dönerek kendisini kuzeni saydığını, zira hıristiyanların İshak Peygamber, Arapların da İshak’ın kardeşi İsmail Peygamber evladından olduklarını, Türklerin ise Tatar kökenli evlad-ı İblis’ten olduklarını açık yüreklilikle ifade etmişti.” (s.48 )

Kaynak: Doç. Dr. M. Ali Büyükkara, İhvan'dan Cüheyman'a Suudi Arabistan ve Vehhabilik, Rağbet Yayınları, İstanbul, 2004.


Konular