Dört incil

Hıristiyanlığı bozanlar kimlerdir?

Hz. Adem’den beri gelen Allah’ın dini Hz. İsa’dan sonra nasıl bozuldu? Kim bozdu? Daha önce haram olan şeylerin helal edilmesi nasıl oldu? Üç tanrı inancı nereden geldi?

CEVAP

İncil-i Şerif ve Havariler'in Öyküsü

Hz. Musa (a.s)'dan uzun asırlar 2 sonra bile, İsrailoğulları'nın sapmalarla dolu inişli-çıkışlı serüveni boyunca bir dizi peygamber aralıksız bir şekilde "kavm"i istikamet üzere tutmaya çalışmış, birçoğu bu uğurda canını vermiştir.

En son Hz. Zekeriyya ve oğlu Hz. Yahya (ikisine de selam olsun) İsrailoğulları'nın önüne geçerek "Durun kalabalıklar, bu cadde çıkmaz sokak" diye haykıracak, ancak bilahare Mesih (a.s)'a yönelecek olan öfke, şiddet, gayz ve sapkınlık daha önce onları yutacaktır.3

İsa'nın Çileli Oniki Saati

Hıristiyanların, ölümüyle en büyük mucizesini gösterdiğine inandıkları bir Peygamber’in son on iki saati; ihanetin, sadakatin, inancın ve itaatin sınandığı bir sahneye dönüşüyor.

SONUÇ

Hristiyan Batı Dünyasının kültürünün temelini teşkil eden Kitâb-ı Mukaddesin "Eski Ahid" ve "Yeni Ahid".şeklinde iki bölümden meydana geldiğini biliyoruz. İnceleme konusu yapmış olduğumuz dört İncil, Yeni Ahid'in ilk dört kitabını teşkil etmektedir. Hristiyanlar, Hz. İsa öncesinde bazı Yahudi peygamberlerine nazil olduğunu kabul ettikleri "Eski Ahid" e de inanmakla beraber, esas olarak bağlı oldukları kitaplar Yeni Ahidde yer alan kitaplardır ve özellikle dört İncildir. Hristiyanlara göre bu dört İncil, Kurtarıcı Mesih'in hayatını ve öğretilerini kapsamaktadır. Bu yüzden İnciller Hristiyanlar için birinci derecede önemli kitaplardır.

Diğer Çelişkiler

İncillerde bu anlatılan ve ortaya konulan noktaların dışında da bir takım çelişkiler ve farklılıklar daha mevcuttur. Bunlardan bir kaçını zikrederek konuyu bitirmeye çalışacağız:

1- Hz. İsa, gölün karşı yakasında Gadaralıların veya Gerasalıların ülkesine varınca, Matta'ya göre cinlere tutsak olmuş iki deli ile karşılaşmıştır. Markos ve Luka'ya göre cinlere tutsak olmuş sadece bir deli ile karşılaşmıştır.

2- Hz. İsa Eriha'dan ayrılırken, Matta'ya göre yolun kenarında oturan iki kör adam kendisinden yardım istemiştir. Markos ve Luka'ya göre ise yolun kenarında oturan sadece bir kör adam kendisinden yardım istemiştir .

Lanetlenen İncir Ağacı Konusunda Görülen Çelişkiler

Sinoptik incillerden Matta ve Markos'ta haber verilen, İncir ağacının, Hz. İsa'nın lanetlemesinden sonra kuruması olayı, bu iki İncilde birbirinden farklı şekilde anlatılmaktadır. Matta'ya göre sabah erkenden kente dönen Hz. İsa, yürürken yolun kenarındaki bir incir ağacını görmüş, onda İncir var zannederek ağacın yanına gitmiş ve ağaçta İncir olup olmadığını kontrol etmiştir. Onda meyve olmadığını görünce canı sıkılarak ağaca, "Sonsuza dek artık meyve vermeyesin" demiş ve bu sözü söyler söylemez ağaç kurumuştur. Markos ise hadiseyi Matta'dan daha farklı anlatmaktadır. Markos'a göre Beytanya'dan çıkan Hz.

Hz.İsa'nın Tutuklanma Gecesi

Hz.İsa'nın Tutuklama Gecesinde Meydana Gelen Hadiselerle İlgili Olarak Görülen Çelişkiler

Havarilerle İlgili Çelişkiler

Hz. İsa'nın Havariler ile karşılaşması ve onları öğrenci olarak yanına alması olayı, Sinoptik incillerle Yuhanna İncilinde birbirinden çok farklı ve çelişkili olarak anlatılmaktadır.

Matta, Markos ve Luka İncillerine göre Hz. İsa, Galile (Celile) gölü kenarında faaliyet gösterirken önce, balıkçılık yapan Petrus ile onun kardeşi Andrea'yı, sonra Zebedi'nin oğullan Yakub ile Yuhanna'yı vaazları sırasında tanımış, onları öğrenci olarak yanuna almış ve onlara "Sizi insan tutan balıkçı yapacağım" diyerek kendi peşinden gelmelerini onlardan iste-miştir.

Hz. İsa'nın Nesebi Konusunda Görülen Çelişkiler

Dört İncilden ikisi, Markos ile Yuhanna, Hz.İsa'nın nesebinden hiç bahsetmezler. Diğer iki İncil, Matta ile Luka, onun neşeinden bahsetmekle beraber, verdikleri soy kütüğü bakımından bu iki İncil arasında açık bir çelişki vardır.

DÖRT İNCİLDE GÖRÜLEN ÇELİŞKİLER

Muharref İncillerde görülen çelişkiler aslında tek başına ayrı bir araştırma konusu olarak ele alınmalıdır. Çünkü Hristiyanların, birbirlerini tamamladıklarını söyledikleri ve sahih olduklarını kabul ettikleri bu dört İncilde öylesine çok çelişki ve farklılıklar vardır ki, bunlar herhangi bir kitabın bir bölümüne sığmayacak kadar çoktur. Bunları ayrı, müstakil bir kitap halinde takdim etmek daha uygundur. Biz, araştırmamızın bu kısmında kitabın hacminin müsade ettiği ölçüde dört İncilde görülen çelişkilerden çok önemli gördüklerimizi özet olarak vermeye çalışacağız.

Hz.İsa'da Irk Ayırımı

Muharref İnciller iyice incelendiği zaman bu kitaplarda Hristiyanlığın bir taraftan cihanşümul bir din olduğunu gösteren ifadeler görülürken, öbür taraftan onun sadece İsrail ırkına tahsis edilmiş bir din olduğunu gösteren ibarelere de rastlanır. Bu ibarelerde İsrail ırkı yüceltilmekte, diğer ırklar ise aşağılanmaktadır.

Hristiyanlar, Yahudilerin kutsal kitabı "Tanah''ı, Eski Ahit adı ile kabul etliklerinden, Tanahta geçen bütün ırkçı ifadeleri aynen benimserler. Başta Tevrat olmak üzere Tanahta yer alan diğer kitapların tamamı, ırkçı ve siyonist fikirlerle doludurlar. Diğer ırklar bu kitaplarda ikinci sınıf insanlar olarak tarif edilirler.

Hz.İsa'nın Sözlerinde Kin ve Nefret Unsurları

Hristiyan misyonerleri dinlerini yaymak üzere propaganda yaparlarken ençok Hristiyanlığın sevgi, saygı, şefkat ve merhamet dini olduğunu ileri sürerler. Bu iddialarını ispat etmek için İncillerden bu iddiayı destekleyen özel pasajları seçip bunları örnek olarak gösterirler. Mesela: "Biri gelip bir yanağına vurursa öbür yanağını da çevirip ona da vurmasını sağla"; "Dostlarını sevdiğin gibi düşmanlarını da sev" gibi ifadelerin arkasına saklanan Hristiyan misyonerleri, bu dinin ve incillerin, tamamı ile sevgi, saygı, şefkat ve merhamete dayalı olduğu intibaını uyandırmaya çalışırlar. Halbuki İncillere kısaca bir göz attığımız zaman durumun hiç de misyonerlerin dediği gibi olmadığını kolayca görürüz.

Hz. İsa'nın Dostlarına Karşı Tutum ve Davranışları

Dört İncilde takdim edilen Hz.İsa, sadece düşmanlarına ve kendisine inanmayanlara karşı kaba ve sert davranmaz, o aynı zamanda dostlarına ve sevdiklerine karşı da zaman zaman hakarete varan kaba sözler sarfeder. Her vesile ile sevgi ve şefkat dini olarak takdim edilen Hristiyanlığm, aslında bu kavramlarla fazla bir alâkasının bulunmadığını, bu dinin kurucusu durumunda olan Hz.İsa'ya nisbet edilen bazı sözler açıkça ortaya koymaktadır. Hz.Isa'nm en sevdiği öğrencisi Petrus'u, "Çekil önümden şeytan!" diyerek azarlaması, cin çarpmış çocuğu tedavi edememeleri üzerine onun Havarilere "Ey imansız ve sapık nesil!

Hz. İsa'nın Yiyecek ve İçeceği Arttırması ve Malı Bereketlendirmesi

Muharref İncillere göre Hz. İsa zaman zaman çok az olan yiyecekle binlerce insanı doyurmakta, onların önüne koymuş olduğu az sayıda ekmek ve diğer yiyecekleri birdenbire çoğaltmakta ve binlerce insan ondan yediği halde bu az sayıda ekmek ve yiyecek, yiyenlere yetip artmaktadır. Hatta sofradan artanlar, sofraya konandan daha fazla olmaktadır.

Hz. İsa'nın Ölüleri Diriltmesi

Hz. İsa'nın İncillerde nakledilen mucizelerinden biri de onun ölüleri diriltmesi olayıdır. Dört İncilde Hz.İsa'ya nisbet edilen üç diriltme olayı vardır. Bunlardan birincisi, üç Sinop-tik İncilde yer alan havra yöneticisinin kızının diriltilmesi olayıdır.