hz musaya salat?

merhaba,

akademik bir çalışma yaparken aklıma takılan bir konuyu araştırırken bu siteyi buldum. Ve başlık ilgimi çekince de okudum.

Pek tartışma ( buna isterseniz münazara diyelim ) ortamını bilmeyen bir toplumuz. Hemen karşımızdakini damgalamak ve hatta gerçeği ( ki buna da isterseniz Hakikat diyelim ) bulmak yerine, onu boğmak konusunda da uzmanız.

Bu girizgahtan sonra, inanın hala bu başlık altında tartışılan konuyu anlamadığımız söylemek istiyorum. Tüm açık kalple ve samimiyetimle soruyorum : Kur'an'da geçen her kelime, Allah tarafından özenle seçilmiş ve orda yer almıştır. Allah dileseydi, NAMAZ sözcüğünü kullanırdı ama kullanmamış. Bunun yerine SALAT sözcüğü kullanılmış.

Kur'an'ın tek kelimeyle "ilginç" bir yapısı var. Diğer kutsal kitaplara benzemiyor. Laf aramızda, İncil'i de Tevrat'ı da gayet iyi bilirim. Bu iki kitap üzerine akademik calışmalarım var yurtdışında. Hatta Tevrat hususunda ayrıntılı calışmalarım var. Ve yine laf aramızda, Tevrat'a getirdiğim eleştiriler sebebiyle pek de sevilmem dünya akademik cevrelerince.

Kur'an "ilginçtir" dedim yukarıda. Aslına bakarsanız bu kelime çok yetersiz. Doğaüstü, İnsan üstü demek çok daha doğru. Okudukça ve inceledikçe insan daha da araştırmaya girişiyor. Her sözcük tam bir sabitliğe oturmuş. Yani bir sözcüğün yerine başka bir sözcük ikame etmeye kalktığınızda, tüm anlam bozuluyor. Öyle kudretli dokunmuş bir halı gibi ki, bir ilmik çekildiğinde tüm anlam kayboluyor.

Şimdi sizden ricam, neden SALAT kelimesinin kullanıldığını bana izah etmeniz. Ama lütfen, 1400 yıldır böyle geldi - böyle gider, hadislerde böyle deniyor, şöyle buyurmuş bilmem ne efendi tarzı bir açıklama olmasın.

Dört başı mağrur, sağlam nedenlere dayanan ve en önemlisi inanca değil; bilme dayanan bir cevap varsa ve bu cevap belli saygı kuralları içinde verilirse; Allah razı olsun derim; bana bir şey öğretene bir şükran sunarım. Ama hakaret ve laf kalabalığı ise cevap, bir "eyvallah" der ve Allah'a havale ederim.

Sorum basit ve net : Tüm kelimelerim yaratıcısı Allah, neden SALAT dedi de NAMAZ demedi ?

Şimdiden hepinize teşekkürler.

Namaz arapça değil farsçadır. O dönemin toplumunun anlamadığı bir kelime ile değil onların anlayabileceği bir kelime ile anlatılmış ve nasıl olacağını da rasülü uygulayarak bizlere anlatmıştır. Tabiki bir çok nedeni olabilir. Maddi ve manevi bir çok sırları içinde barındırdığı kesindir

Tüm kelimelerim yaratıcısı Allah, neden SALAT dedi de NAMAZ demedi ?

sorunun cevabı oldukça basit akademisyen kardeşim. namaz farsça bir kelimedir, salat arapça bir kelimedir. aynı islami terimin iki farklı dilde karşılığıdır.
Salat bir terimdir. bunu anlamak için tarih bilgisi ile birlikte arap dilini bilmek ve azıcık akıl sahibi olmak yeterlidir.
terminolojiden biraz da olsa haberin varsa yeni bir ilmi kavram isimlendirilirken kavramı ifade etmeye en yakın, kavramla ilgili çağrışım uyandıran bilindik bir kelime seçilir. Hz. Allah namaz kavramının karşılığı olarak seçilebilecek en güzel kelimeyi seçmiştir. eğer sözlükte salat kelimesin anlamına bakarsan bir de yeteri kadar arap dili ve edebiyatına vakıfsan bu uyumu kendi gözlerinle de görürsün. şöyle ki:
O namaz Hz Allahın sonsuz keremine bir yakarış, O’nun yüceliğine bir selam, merhametine sığınış, rahmetinden ümitleniş, kalpleri bütün kötülüklerden tezkiye gibi pek çok şeyi, salât kelimesinin ifade etiği sözlük anlamıyla bütünleştiren, o kelimenin Arap dilinin zenginliği sebebiyle karşıladığı tüm manaları somutlaştıran bir ibadettir.
anladığım kadarı ile siz demek istiyorsunuz ki bütün kelimelerin yaratıcısı olan Hz Allah namazı emredeceğini bildiği halde neden namazın karşılığı olarak sadece o anlama gelen herhangi bir özgün kelime yaratmadı.
bunun cevabı da oldukça basit güzel kardeşim. cahiliye dönemi putperest araplarında namaz yoktu, bölgede yaygın olan muharref musevilik ve isevilik dinlerinde de namaz yoktu. Hz Allah (Eğer (bir tehlikeden) korkarsanız, namazı yaya olarak veya binek üzerinde kılın. Güvenliğe kavuşunca da, Allah'ı, daha önce bilmediğiniz ve onun size öğrettiği şekilde anın) ayetiyle de belirttiği üzere namazı daha önce bildirmeyip( cahiliyye araplarına) daha sonra( peygamber efendimizden sonra) öğretti. Dolayısıyla eğer o dönemki araplara daha önceden namazı bildirmeyi murat etseydi özgün bir kelime yaratır ve bunu o dönemin Kureyş arapçası içine yerleştirirdi. cahiliye toplumundan önceki araplarının dilinde ya da diğer lehçelerde namaz kavramının özgün bir karşılığı olup olmadığını araştırmak dil bilimcilerin işi. Sonuçta dil dinamiktir, zamanla değişir.
Eğer o lisanlarda bunun karşılığı varsa demek ki Hz Allah o toplumlara namazı bildirmeyi murat etmiştir. Haa dersen ki Hz Allah niye namazı islamdan önce araplara bildirmeyi murat etmedi bu Hz Allahın ilmi dahilindedir ki cevabını ariflere sormak gerekir. eğer Rabbimiz bunu bildirmeyi murat ettiyse hepimiz öğrenmiş oluruz.
Kısaca özetlersek Hz Allah kendi beyanıyla da belirttiği gibi cahiliye araplarına namazı belli bir vakitten sonra bildirmeyi murat etmiş zamanı gelince de her şeyde adeti olduğu üzere sebepler halk ederek ve şaheser olan kuranındaki her kelimede olduğu gibi salat kelimesine de eşine rastlanmayacak edebi bir titizlikle mükemmel bir anlam yüklemiştir
hem sanatını ispat etmiş hem de muradını yerine getirmiştir

Salat bilinen diğer anlamlarının yanında destek olmak anlamına da gelir. Bunu herkes söylüyor ve kabul ediyor zaten. Ama nedense kur'anda geçen tüm salat kelimeleri namaz olarak tercüme edilmiş. Özellikle de salatı ikame ediniz lafzı her zaman için zekatı veriniz ifadesi ile devam eder. sonrasında ve öncesinde de insanlar arasındaki paylaşım yardımlaşma övülür kur'anda. buradaki salat namaz değil, bilakis paylaşım yardımlaşma destek olma anlamlarındadır. ama nedense tüm mealler namazı kılın zekatı verin şeklinde çevrilir. Mesela salavatta söylenen Allahumme salli (eğer salat'ın tek anlamı namaz olsaydı--allahım muhammede namaz kıl olarak çevrilirdi) Allahım destek ol, destekle, ona yardım et anlamındadır.
Bu demek değildir ki kuranda namaz kılın denmemiş elbette ki denmiştir. Ancak islam gibi bir dini sadece namaz kılmak gibi algılayıp insanların müslüman olup olmamalarını bununla değerlendirmek yanlış olur.
Nitekim islamiyet öncsinde de mekkelilerin namaz anlamında salat dedikleri bir ibadetleri vardı. nitekim hac oruç 1/40 oranında zekat yine vardı. Hz. Muhammed bunların doğrusunun nasıl yapılmasını göstermek için mi gönderildi? Bu ancak emevi islamına özgü bişey olur. İslam gerçeğini zamanında gizlemiş emevilere destek vermek olur. İslamiyeti tapınak dinine dönüştürmek anlamına gelir.
Son olarak şunu söylemek istiyorum. Neyin doğru neyin yanlış olduğuna sözkonusu görüşü destekleyenlerin çokluğuna bakarak karar verilmesi fikrine katılmıyorum.
Neden derseniz, dünyada 2 milyar müslüman varsa onların en az 2 katı hırıstiyan var. Çokluk doğruluğun göstergesi ise o zaman hırıstiyanlığı benimseyen daha çok insan var o zaman doğru din hırıstiyanlık dememiz gerekir. Selametle..

Boşuna dememişler, yarım hoca dinden yarım doktor candan eder diye..

Kuran bugün inmedi. Allah çok iyi şekilde anlaşılsın ve sonraki nesillere dosdoğru şekilde aktarılsın diye önce arapça olarak ARAPLARA gönderdi.. Başlarına da arapların içinden bir peygamber verdi. En iyi şekilde her harfine her hecesine kadar hazmedildi. VE sonraki nesillere ve farklı dil ve toplumlara aktarıldı.

Şimdi kelime oyunları oynayarak anlamları evirip çevirip farklı anlamlar katmaya çalışan yarım dokdotlar türedi. Kuranı kerim harf ve kelimeler ile tahrif edip yok edemeyenler artık manasını ve anlamları değiştirmeye çalışarak aslını bozma çabasındalar. İşte siz de ya onlardansınız ya da o gizli şer güçlerin tuzağına düşmüş biçaresiniz. Irağı afganistanı bombalayan islam dünyasının her karesinde oyunlar kuran devletleri yıkıp yenisini kurduran HAÇLI zihniyeti bizim dinimizi tahrip edip yok etmeye çalışmaktan uzak kalmayacaklardır.. Siz de böyle yorumlarınızla işte onların silahşörlüğünü yapmaktasınız..

NAKIL edileni bizden öncekilerin öğrettiklerini hazmedemeyenler işte AKIL'ları ile çözebileceklerini sanmaktalar..

SALAT nasıl tercüme edildi ise öyledir. Bize aktarıldıgı gibidir. yok oydu yok buydu.. yok feşmekancaydı diyerek sadece kendinizi kandırırsınız. Zekat'a farklı anlam yükler, zina için başka bir şey demek der, haram için helal, helal için de haramdı demeye başlarsınız...

Var mı üzerine bir söz..

İslam'da namaz yoktur demiyorum. Ama benim gerçekten aklım almıyor. Namaz gibi, bu dinin en bireysel ve kılanın kendisinden başka hiçbir kimseye ve başka hiçbir şeye faydası olmayan bir ibadet nasıl olur da dinin direği oluyor? İslam dünyası bugün bu rezillikte iken ve müslümanlar siyonistlerin bu kadar kuklası olmuşken, kurtuluşumuzu kimseyle konuşup anlaşmadan, etrafımıza bile bakmadan eğilip kalkarak mı sağlayacağız yani? Ya da tersten soralım: Eğer namaz dinin direği olsaydı, bunca yıl milyarlarca insan tarafından kılınan namazlar nasıl oldu da islam dünyasını ayakta tutmaya yetmedi? Dinin direği bu kadar mı çürük ve dayanıksız olur? Oysa salat kelimesi namaz değil de 'maddi ve manevi her türlü destek' olarak anlaşılmış olsaydı (ki bu bozulma emevilerden itibaren başlamıştır.) ve bu şekilde uygulanmış olsaydı bugün bu halde olmazdık.

Namaz Salat'ın karşılığıdır.kelimenin iki temel anlamı zikredilir.Birincisi ÖZNESİNE göre anlam kazandığı Salat Fiilidir.Bu anlamda Tanrı,peygamber,Melekler ve bütün müminlerin salat etmesinden söz ederiz.Tanrı için salat,merhamet etmek,başka bir ifadeyle Varlık vermek demektir...Peygamber için salat,Şefaat etmek demektir..Meleklerin salat etmesi ise,müminlerin bağışlanmasını dilemeleri demektir...Müminlerin salat etmesi ise duadır.İkinci anlamda salat,yarışta birinciden sonra gelen ikinci demektir.Bu durumda kelime,insanın Varlıktaki ikincilliğine atıf yapar...Allah'ın namaz'dan Muradının,kulun kalbinin namaz esnasında Hak ile hazır olmasıdır.Bunu öğrenen ve bilen kul kalbini Hak ile hazır eder...Namaz,Din'in temel ibadetidir.Namazın önemi;Yaratılış sürecini ve bu süreçte Tanrı-İnsan ilişkisini en iyi anlatan bir eylemler bütünüdür..Başka bir ifadeyle insan namaz kılarken yaratılış eylemine ve Alemdeki hareketlere katılır.Namazda Fatiha suresini okumanın gerekliliği bundan kaynaklanır..Fatiha isminden anlaşılabileceği gibi,varlığın zuhurunu ve Tanrı-insan arasındaki ilişkiyi anlatan bir suredir.Fatiha'da önce Allah konuşur,ardından inasan Allah ile konuşur.Bu durumda namaz,tam anlamıyla karşılıklı bir konuşma haline gelir.Namaz alemdeki üç hareket türünü içerir...Namaz bir yandan DOĞRUSAL HAREKET,öte yandan YATAY ve ZİKZAK hareketten oluşur..Birinci hareket olan doğrusal hareket,Alemi yokluktan varlığa çıkartmıştır.Diğer hareket türleri ise,Canlılara,bitkilere ve donuklara ait hareketlerdir....Şimdi bak iyi dinle benim güzel kardeşim sen aslında burada namazın bir dua olduğunu söylüyorsun ama bazı şeyleri göremiyorsun es geçiyorsun...Salat'ı tek başına aldığında sana öyle gözükebilir ama başına ve sonuna başka kelimeler eklediğinde bir anda anlamı değişebilir...Örneğin sana göre salat dua ise sen bunu Dua'yı kıl diye söyleyemezsin,eğer söylemeye çalışırsan eğer biz de sana deriz ki; sen dua'yı kıl biz de Namazı kılalım..."Rabbim ayetinde der ki "SECDE ET VE YAKLAŞ" eğer sen bunu da dua ederken nasıl secde edilir dersen,bak işte bunun adı o zaman NAMAZ olur kardeş....Yazımın başında "Ta ki bilelim" ayetini yazmıştım kardeş,bu ayetin anlamı;Gerçekte Allah bildiği şeyleri sormak,bir de karşıdakinden duymak için söylemiştir...Şimdi kardeş sen bir git bir daha iyice araştır,kelimelerin kökenlerine,anlamlarını falan iyice bir araştır,ondan sonra gel burda bir daha söyle de biz de "TA Kİ BİLELİM"..............

Evet namaz dinin direği.. iki türlü anlam ortaya çıkıyor sanırım.

1. anlam: Her bireyin kendi inancının dinin direği. Gerçekte böyle

2. anlam: ise dünya üzerindeki islamiyetin hakimiyetinin temeli namaz..

her iki anlam da doğru. Daha cok birinci anlam akılda kalır. Sizin sorunuza şöyle de denebilir. namaz kılanlarda ölüyor? neden yaşamıyorlar? namaz kılanlarda kanser oluyor! namaz kılanlar da felç oluyor! namaz kılanlar da iflas ediyor..

Bunların her biri şeytanın vesvesidir. tuzak sorularıdır.

Fakat illa cevap isterseniz:

Namaz sadece yatıp kalkmaktan ibaret değil bu onun görünen tarafıdır. Hem maddi hem manevi bir çok sırrı vardır. Namazın özü, sadece Allah için ve inançla yapılmasındadır. Kişinin imanı ne kadar sağlam ve güçlü ise o kadar daha cok sarılır namaza.. eğer iman ne kadar zayıflar ve islamdan ne kadar uzaklaşırsa o kadar uzaklaşır namazdan. Hatta bir dönem sonra NAMAZ ile alakalı şüpheler oluşmaya başlar ve bazen de sizin gibi İNKAR noktasına ulaşır.. Artık o kişi bir enkazdan ibarettir..

Maddi olarakta islam aleminin bu duruma düşmesine gelince, demek ki bir yerlerde eksiklerimiz var :)

Allahın gönderdiği peygamber bile UHUD savaşında mağlup olup yenildi düşmanlarına.. Bizim birinci dünya savaşında yenilip islam dünyasının bugün bu hale düşmesine mi şaşalım..

Namaz sadece bireysel değil aynı anda cemaatla da kılınması şart koşulmuştur.. bunu da göz ardı etmyiniz.!!!

kur'anı kerimin arapçasında parantez içerisine alınmış herhangi bir kelime telafuz etmiyor. bu parantez içi kelimeleri kim neye göre belirtiyor acaba?

Salat'in 1. anlami: Rahmet, Yardim ve Destek
Salat'in 2. anlami: Sekilli ibadet, vakitli dua (Namaz)
Salat'in 3. anlami: Sekilsiz ve vakitsiz dua

Kuranda Namaz yok diyenler 3. anlamini (dua) öne sürüyorlar, diger anlamlarini yok sayip salat sirf dua anlamindadir deyip kurnazlik yapiyorlar. Oysa kiyam, rüku ve secde yani sekilli ibadet Kuranda vardir ve sekilli ibadetler kastedildiginde salatin karsiligi namaz olur. Elbette yeri geldiginde salatin anlami sekilsiz ve vakitsiz duadir. Ama yeri geldiginde de salat yardim ve destek anlamindadir.

Ahzap 56: Allah ve Melekleri peygamberimize salat ettikleri zaman, ona yardim ve destek ettikleri anlasilir. Ayette siz de salat edin denildiginde, yine siz de ona yardim ve destek olun anlamindadir.

Bu ayette salatin yardim ve destek anlaminda oldugu acik. Allah peygambere namaz kilacak hali yok AMA peygamberimize dua edecek halide yok.

Salat'in 3 anlami vardir ve Namaz Kuranda kesinlikle var. Namaz kilmak istemeyenler bosa kürek salliyor, kilmak istemiyoruz deyin daha iyi. Namaz arapca degil Kuranda yok diyorlar, yahu Namaz zaten sekilli salatin tercümesi, ona bakarsan "dua" kavramida yok Kuranda, cünkü o da anlamlarindan birisinin tercümesi. Namazi emeviler uydurdu diyorlar, Hz.Muhammed ve Hz.Ali Ehlibeyt namaz kilmiyordu diyorlar, yahu madem öyle sünnilerinkisi uydurmada, siiler neden sünniler gibi ayni namazi kiliyor? Bunu hesaba katmiyorlar tabi ki. Sünnilerde Siilerde ayni namazi peygamberimizin gösterdigi sekliyle ehlibeytinde kildigi gibi halen kiliyorlar.

Sonunda yine Diyanetin tercümesiyle bitirdiniz. Padişahın sözcüsüyle yani. Bravo. Onun damgası var diye huzurlusunuz değil mi?

Kurani kerimin munafiklik kavramini arastirirsaniz, bu namazi nefsi icin yok sayanlarin, munafiklik alametlerine cok yakin sorular oldugunu gorursunuz, bakara suresinde yer aldigi gibi hz musa kurban kesmeniz emroldu dediginde israilogularinin sorgulamasina benzettim bu namazi inkar eylemini, illaki mucize gormek istiyorlar, alin size mucize bakara ikinci ayet ne diyor ? SUPHE YOK KI, gayba iman...
Die herseyden nefsinizi doyurmak icin suphelenin... Kurani actiginizda fatihadan sonra daha 2nci ayetini inkar ediyorsunuz yazik size, peygamberimizi yok sayip hadislere bakmayin diyorsunuz bakara 285 butun peygamberleri issitik ve itaat ettik.... (Amener rasulu) yazik size...