Zehirli | Konular | Kitaplar

Hz. isa (a.s.)

Hz. İsa'nın Annesine ve Kardeşlerine Karşı Tutumu

İncillerde Hz.İsa'nın, annesi, üvey babası ve kardeşleri ile münasebetleri hakkında yeterli bilgi bulunmamaktadır. İki İncilde Hz.İsa'nın soy kütüğü(şecere)nün geniş bir şekilde verilmesine rağmen , bu İncillerde ve diğer iki İncilde onun aile fertleri ile ilişkileri konusunda yeterli bilgilerin bulunmadığını müşahede etmekteyiz. Matta ve Luka İncillerinde geçen soy kütüğüne göre, Hz.İsa'nın babası Marangoz Yu-suf'tur. İncillerde Hz. İsa'nın üvey babası Yusuf ile münasebetleri konusunda doğum ve Kudüs'e götürülme olayları istisna edilirse hiçbir bilgi yoktur. Eğer Hz.İsa'nın bütün hayatı vahiy kabul ediliyorsa elbette onun kendi ailesi içindeki davranışları ve aile fertleri ile münasebetleri çok önemli olmalıdır.

Hz. İsa'nın Dostlarına Karşı Tutum ve Davranışları

Dört İncilde takdim edilen Hz.İsa, sadece düşmanlarına ve kendisine inanmayanlara karşı kaba ve sert davranmaz, o aynı zamanda dostlarına ve sevdiklerine karşı da zaman zaman hakarete varan kaba sözler sarfeder. Her vesile ile sevgi ve şefkat dini olarak takdim edilen Hristiyanlığm, aslında bu kavramlarla fazla bir alâkasının bulunmadığını, bu dinin kurucusu durumunda olan Hz.İsa'ya nisbet edilen bazı sözler açıkça ortaya koymaktadır. Hz.Isa'nm en sevdiği öğrencisi Petrus'u, "Çekil önümden şeytan!" diyerek azarlaması, cin çarpmış çocuğu tedavi edememeleri üzerine onun Havarilere "Ey imansız ve sapık nesil!

Kendisine Karşı Olanlara Karşı Tutumu ve Hitap Tarzı

Hz.İsa, bir yandan insanları kendisine inanmaya ve tevbe etmeye çağırırken, öbür yandan kendisine karşı gelenlere ve davetini kabul etmeyenlere sözlü olarak çok ağır hakaretler etmektedir. Bu insanlara yapmış olduğu hitaplarda "Vay halinize din adamları! Ferrisiler, ikiyüzlüler!..Vay halinize kör kılavuzlar!.. Sizi yılanlar, engerekler soyu, cehennem azabından nasıl kaçacaksınız!" şeklinde ağır hakaret ihtiva eden sözler söylemektedir. Zaman zaman Hz. İsa'nın, insanların yanısıra ağaçları ve diğer varlıkları da suçladığı, onlara hakaret ettiği görülür. Mesela o, doğrudan doğruya Kudüs şehrini suçlayarak şöyle söylemektedir: " Ey Kudüs!

Hz. İsa'nın Su Üstünde Yürümesi

Muharref İncillere göre Hz.İsa su üstünde yürüyerek insanlara mucize göstermiştir. Hz. İsa, beş ekmekle beşbin kişiyi doyurduktan sonra öğrencilerine, kayığa binip karşıya geçmelerini söylemişti. Öğrencileri de rüzgarlı ve fırtınalı bir havada kayığa binip karşıya geçmeye çalışmışlar, ancak şiddetli dalgalar yüzünden kıyıya ulaşamamışlardı. Bu sırada başka işleri dolayısı ile Hz.İsa kayığa binmemiş ve kıyıda kalmıştı. Markos'a göre gece saat üç ile altı arasında, Matta'ya göre ise sabaha karşı Hz.İsa, su üstünde yürüyerek dalgalarla boğuşan kayığın yanına geldi ve ona binerek hemen onları salimen kıyıya ulaştırdı.

Hz. İsa'nın Yiyecek ve İçeceği Arttırması ve Malı Bereketlendirmesi

Muharref İncillere göre Hz. İsa zaman zaman çok az olan yiyecekle binlerce insanı doyurmakta, onların önüne koymuş olduğu az sayıda ekmek ve diğer yiyecekleri birdenbire çoğaltmakta ve binlerce insan ondan yediği halde bu az sayıda ekmek ve yiyecek, yiyenlere yetip artmaktadır. Hatta sofradan artanlar, sofraya konandan daha fazla olmaktadır.

Cinleri Çıkarması veya Kovması

Muharref İncillere göre Hz.İsa'nın sıksık başvurduğu mucizelerden biri de cinleri çıkarması ve kovmasıdır. O sıksık delilerden, saralılardan sağır ve dilsizlerden, vücuduna cin musallat olmuş bütün hastalardan murdar ruhları, kötü ruhları ve cinleri kovarak onları iyi etmektedir. Cin ve ruhları hastalardan çıkarma ve kovma olayları, Matta'da sekiz defa, Markos'ta yedi defa, Luka'da sekiz defa zikredilmektedir. Yuhanna ise cin çıkarma olaylarına İncilinde hiç yer vermemektedir. O, Hz.İsa'nın diğer hastalıkları tedavi etmesinden de sadece üç yerde bahsetmektedir. Fakat Yuhanna İncilinde cinler ile ilgili olarak entresan bir haber vardır.

Hastaları Tedavi etmesi

Dört İncilde Hz.İsa'nm göstermiş olduğu söylenen mucizelerden en önemlisi, hastaları tedavi etme mucizesidir. incillerde, genellikle tedavi edilen hastalıkların cinlerle irtibatı olduğu söylenir, dolayısı ile zaman zaman tedavi mucizesi ile cinleri kovma mucizesi birbirine karışır.

Hz. İsa'nın Vaaz ve Nasihatleri

Muharref İncillerde geçen mucizelerin yanısıra, onlardan daha önemli olmak üzere bu kitaplarda Hz.İsa'ya nisbet edilen sözler vardır. Bu sözler, Hz.İsa'nın vaaz ve nasihatlerinde ve öğrencileri ile yaptığı konuşmalarda söylediği sözlerdir. İnciller direkt olarak birinci tekil şahıs kalıbı ile Hz.İsa'nın sözlerini onun söylediği şekilde naklederler. Bu tür konuşmalar, İncillerde büyük bir yer tutmaktadır.

İNCİLLERİN TEKLİĞİ VEYA ÇOKLUĞU MESELESİ

Hristiyanlara göre, gerçekte Hz.îsa'nın hayatını ve öğretilerim ihtiva eden tek bir İncilin, farklı yazarlar tarafından kaleme alınan ve esasta birbirine benzeyen dört ayrı nüshası vardır. Bunlar; Matta, Markos, Luka ve Yuhanna İncilleridir. İncelemiş olduğumuz İngilizce, Fransızca, Arapça, ve Türkçe olarak basılmış Kitâb-ı Mukaddeslerin, Yeni Ahid bölümlerinde yer alan incillerin başlarında, yukarıdaki görüşü teyid eder şekilde "İncil, Matta'ya Göre", İncil, Markos'a göre" şeklinde başlıklar yer almaktadır.

HRİSTİYANLIKTA PEYGAMBERLİK ANLAYIŞI

Hristiyan kaynaklar iyice incelenince bu dindeki peygamberlik anlayışının, diğer ilâhî dinlerin peygamberlik anlayışından çok farklı olduğu görülür. Vahiy meselesinde izah edildiği üzere, Hristiyanlıkta Hz.İsa'nın sadece sözleri değil, bizzat kendi varlığı ve mevcudiyeti de vahiy kabul ediliyordu. Böyle olunca bu dinde Hz.İsa, bir peygamberden çok, bir ilâh olarak kabul edilmektedir. Hristiyanlığa göre Hz.İsa, bir insan peygamber değil, insan suretine girmiş bir ilâhtır. O, belki bir vahiy almaktadır, ancak baba Allah, onun vücuduna hulûl ettiğinden ve onunla bütünleştiğinden o da ilâhlaşıyor ve kendi kendine vahyeden durumuna geliyor. Hristiyanlar, Hz. İsa'nın, Hz.Muhammed ve Hz. Musa gibi vahiy aldığını kabul etmiyorlar.

KİTÂB-I MUKADDESİN TASNİFİ

Daha önce belirtildiği üzere Hristiyanların kutsal kitabı iki ana kısma ayrılmaktadır: Yeni Ahid ve Eski Ahid. Hristiyanlara göre onların kutsal kitaplarının bu şekilde iki kısma ayrılışının temel ölçüsü, bu kitapların Hz. İsa'dan sonra veya önce ortaya çıkışma bağlıdır. Bilindiği üzere Hristiyanlığın merkezinde Hz.İsa yer almaktadır. O, bu dine göre bir peygamberden daha ileri derecededir ve ilâhlık mertebesindedir. O, baba Allah'ın yer yüzünde insan kisvesine bürünmüş bir şeklidir ve yaratıcı baba Allah'ın oğludur.

GİRİŞ

Hristiyanlık, Hz. İsa'nın getirmiş olduğu dinin adıdır ve Hristiyan kelimesi Yunanca "Hristos"dan gelmektedir. Hristos'un Arapça karşılığı "Mesih" kelimesidir. Mesih kelimesinin anlamı hakkında çeşitli yorumlar yapılmaktadır. Bazılarına göre bu kelime, İbraniceden alınmış olup "mübarek" ma'nasına gelmektedir. Diğer bazı araştırmacılar, kelimenin "çok seyahat eden" ma'nasına geldiğini, Hz. İsa'nın Orta Doğu'da çok seyahat etmesi sebebi ile ona bu ismin verildiğini ileri sürmektedirler.

KİTÂB-I MUKADDESTEN SEÇMELER

Matta inciline göre Hz.Isa şöyle söylüyor :
"Yeryüzünde selamet getirmeye geldiğimi sanmayın; ben selamet değil, fakat kılıç getirmeye geldim. Çünkü ben adamla babasının, kızla anasının ve gelinle kaynanasının arasına ayrılık koymaya geldim. Adamın düşmanları kendi ev halkı olacaktır."
Matta,10:34-35

Kitâb-ı Mukaddese göre Lût peygamber, kızları ile zina ediyor: