Hastaları Tedavi etmesi
Dört İncilde Hz.İsa'nm göstermiş olduğu söylenen mucizelerden en önemlisi, hastaları tedavi etme mucizesidir. incillerde, genellikle tedavi edilen hastalıkların cinlerle irtibatı olduğu söylenir, dolayısı ile zaman zaman tedavi mucizesi ile cinleri kovma mucizesi birbirine karışır.
Muharref İncillere göre Hz.İsa'nın tedavi ettiği hastalıkların başında cüzzam hastalığı gelmektedir. O dönemde Filistin ve çevresinde tedavisi tıbbî yollarla imkânsız, amansız bir hastalık olan cüzzam hastalığını tedavi eden Hz.İsa, bu yolla mucize göstererek insanları kendisine iman etmeye çağırıyor-du. Hz.İsa'nın iyi ettiği diğer hastalıklar, inme hastalığı (felç), sıtma vb. hastalıklardır. O, dağdan inip Keferhna-hum'a gelince, Petrus'un evine giderek onun sıtmalı kaynanasını tedavi etmiştir. Ayrıca o, kadınların akıntı hastalığını, körlüğü, sağırlığı ve dilsizliği tedavi etmiştir.
İncillere göre dilsizliğin asıl sebebi, hastanın vücuduna bir cinin girmiş olmasıdır. Hz.îsa, dilsizin vücudundan cini kovunca hasta hemen konuşmaya başlamıştır. Yine o, hem dilsiz, hem sağır bir hastayı, vücudundaki cinleri çıkararak tedavi etmiştir. Hz.îsa Saralı hastaları da tedavi etmiştir. Yine burada sara hastalığının sebebi, hastanın vücuduna giren bir cin olmaktadır.
Hz. İsa'nın tedavi ettiği hastalar arasında onsekiz yıldır vücudunda hastalık ruhu (muhtemelen cini) bulunan iki büklüm olmuş (bel fıtığı) bir kadın da yer almaktadır. Muharref İncillere göre o, kötürüm hastalığını tedavi ettiği gibi, vücudu su toplamış bir hastayı da iyi etmiştir.
Hz.İsa tarafından mucize göstermek üzere tedavi edilen hastalıkların sebepleri hakkında incillerde fazla bilgi yoktur. Sebep olarak sadece cinler gösterilmiştir. İncillere göre, sara, sağırlık, dilsizlik, körlük, beljıtıpı gibi hastalıklara hep cinler^ sebep olmaktadırlar^ Bütün bu tür hastalıklara yakalanan kimseler, cinlerin tasallutuna uğramış kabul edilmiş ve Hz. İsa, onların vücudundan cinleri kovarak onları iyi etmiştir.
Hz. İsa'nın hastaları nasıl tedavi ettiği hususunda İnciller arasında çelişkiler vardır.. Bir İncilde jgdavinin sözlü^emirleyapıldığı yazılı iken, diğer İncilde Hz. İsa'nın aynı hastayı elle femas ederek iyi ettiği haber verilmektedir. Mesela Petrus'un kaynanasını Hz.İsa, Matta'ya göre eli ile temas ederek iyi etmiştir. Luka'ya göre ise İsa'nın tedavisi el teması ile olmamıştır, o, Petrus'un kaynanasının başına gelmiş ve hastalığı a-zarlayarak onu kadının vücudundan kovmuştur.
Muharref İncillere göre Hz.İsa, hastaları bazen eli ile temas etmek, bazen bir söz söylemek, bazen çamur veya tükürük gibi ilkel tedavi araçları kullanmak sureti ile tedavi etmiştir. O, bazen hastaların ayaklarına giderken veya hastalar kendi ayağına getirilirken, bazen da hastalar yanında olmadan uzaktan tedavi yapmıştır. Bihassa onun sağır ve dilsizleri tedavi ediş şekli çok entresandır. Hz İsa, sağırları tedavi etmek için onların kulaklarına parmaklarını sokuyor, dilsizleri iyi etmek için onların dillerine tükürdükten sonra eli ile dillerine dokunuyor. Hz.İsa'nın körleri tedavi ediş şekli hakkında İncillerde farklı rivayetler vardır, Matta'da anlatıldığına göre Hz.İsa, kör olan göze dokunuyor ve göz hemen iyileşiyor. Markos'a göre ise Hz.İsa, önce kör gözün üzerine tükürüyor, sonra ellerini hastanın gözleri üzerine koyuyor ve hemen hastanın gözleri açılıyor. Yuhanna'ya gelince, bu İncilde körlerin tedavi şekli çok daha değişik bir şekilde anlatılıyor. Bu İncile göre körleri tedavi etmek için Hz.İsa, önce yere tükürüyor, bu tükürükle yerde çamur yapıyor, sonra çamuru hastanın gözlerine sürüyor, en sonunda gözüne çamur sürdüğü hastayı bir havuza gönderip orada yıkanmasını söylüyor, hasta havuzda yıkanınca hemen gözleri açılıyor.
Dört İncile göre Hz.İsa, genellikle kendi elleri ile temas ederek hastalarını tedavi eder, ancak bazen hastaların kendileri gelip ona temas etmek sureti ile tedavi olmaktadırlar. Akıntısı olan kadının, kalabalığın arasına karışıp Hz.İsa'ya yaklaşması ve ona dokunduktan sonra hemen iyileşmesi buna bir örnek teşkil eder. Hz.İsa'nm bu yolla hastaları iyi ettiği öylesine yaygındır ki, bir yere gidince iyi olmak isteyen hastalar, civar köy ve kentlerden gelerek onun geçeceği yerlerde yolların kıyılarına diziliyorlar. Hz. İsa bu yoldan geçerken ona yalvararak kendisine dokunmak suretiyle tedavi olmak istediklerini söylüyorlar. Hz.İsa onlara gerekli izni verince, bütün hastalar ona dokunuyorlar ve hemen iyileşiyorlar. Bu toplu tedavi şekli oluyor.
Dört İncilin hiçbirinde Hz.İsa'nın, hastaları tedavi için normal tıbbî yollara başvurduğu haber verilmiyor. Ayrıca İncillerde Hz.İsa ile irtibatlı olmaksızın tıbbî tedaviden bahseden ve tedavi formülleri veren hiçbir pasaj yoktur.
Muharref İncillere göre Hz.İsa'nın tedavi ettiği hastalıkların başında cüzzam hastalığı gelmektedir. O dönemde Filistin ve çevresinde tedavisi tıbbî yollarla imkânsız, amansız bir hastalık olan cüzzam hastalığını tedavi eden Hz.İsa, bu yolla mucize göstererek insanları kendisine iman etmeye çağırıyor-du. Hz.İsa'nın iyi ettiği diğer hastalıklar, inme hastalığı (felç), sıtma vb. hastalıklardır. O, dağdan inip Keferhna-hum'a gelince, Petrus'un evine giderek onun sıtmalı kaynanasını tedavi etmiştir. Ayrıca o, kadınların akıntı hastalığını, körlüğü, sağırlığı ve dilsizliği tedavi etmiştir.
İncillere göre dilsizliğin asıl sebebi, hastanın vücuduna bir cinin girmiş olmasıdır. Hz.îsa, dilsizin vücudundan cini kovunca hasta hemen konuşmaya başlamıştır. Yine o, hem dilsiz, hem sağır bir hastayı, vücudundaki cinleri çıkararak tedavi etmiştir. Hz.îsa Saralı hastaları da tedavi etmiştir. Yine burada sara hastalığının sebebi, hastanın vücuduna giren bir cin olmaktadır.
Hz. İsa'nın tedavi ettiği hastalar arasında onsekiz yıldır vücudunda hastalık ruhu (muhtemelen cini) bulunan iki büklüm olmuş (bel fıtığı) bir kadın da yer almaktadır. Muharref İncillere göre o, kötürüm hastalığını tedavi ettiği gibi, vücudu su toplamış bir hastayı da iyi etmiştir.
Hz.İsa tarafından mucize göstermek üzere tedavi edilen hastalıkların sebepleri hakkında incillerde fazla bilgi yoktur. Sebep olarak sadece cinler gösterilmiştir. İncillere göre, sara, sağırlık, dilsizlik, körlük, beljıtıpı gibi hastalıklara hep cinler^ sebep olmaktadırlar^ Bütün bu tür hastalıklara yakalanan kimseler, cinlerin tasallutuna uğramış kabul edilmiş ve Hz. İsa, onların vücudundan cinleri kovarak onları iyi etmiştir.
Hz. İsa'nın hastaları nasıl tedavi ettiği hususunda İnciller arasında çelişkiler vardır.. Bir İncilde jgdavinin sözlü^emirleyapıldığı yazılı iken, diğer İncilde Hz. İsa'nın aynı hastayı elle femas ederek iyi ettiği haber verilmektedir. Mesela Petrus'un kaynanasını Hz.İsa, Matta'ya göre eli ile temas ederek iyi etmiştir. Luka'ya göre ise İsa'nın tedavisi el teması ile olmamıştır, o, Petrus'un kaynanasının başına gelmiş ve hastalığı a-zarlayarak onu kadının vücudundan kovmuştur.
Muharref İncillere göre Hz.İsa, hastaları bazen eli ile temas etmek, bazen bir söz söylemek, bazen çamur veya tükürük gibi ilkel tedavi araçları kullanmak sureti ile tedavi etmiştir. O, bazen hastaların ayaklarına giderken veya hastalar kendi ayağına getirilirken, bazen da hastalar yanında olmadan uzaktan tedavi yapmıştır. Bihassa onun sağır ve dilsizleri tedavi ediş şekli çok entresandır. Hz İsa, sağırları tedavi etmek için onların kulaklarına parmaklarını sokuyor, dilsizleri iyi etmek için onların dillerine tükürdükten sonra eli ile dillerine dokunuyor. Hz.İsa'nın körleri tedavi ediş şekli hakkında İncillerde farklı rivayetler vardır, Matta'da anlatıldığına göre Hz.İsa, kör olan göze dokunuyor ve göz hemen iyileşiyor. Markos'a göre ise Hz.İsa, önce kör gözün üzerine tükürüyor, sonra ellerini hastanın gözleri üzerine koyuyor ve hemen hastanın gözleri açılıyor. Yuhanna'ya gelince, bu İncilde körlerin tedavi şekli çok daha değişik bir şekilde anlatılıyor. Bu İncile göre körleri tedavi etmek için Hz.İsa, önce yere tükürüyor, bu tükürükle yerde çamur yapıyor, sonra çamuru hastanın gözlerine sürüyor, en sonunda gözüne çamur sürdüğü hastayı bir havuza gönderip orada yıkanmasını söylüyor, hasta havuzda yıkanınca hemen gözleri açılıyor.
Dört İncile göre Hz.İsa, genellikle kendi elleri ile temas ederek hastalarını tedavi eder, ancak bazen hastaların kendileri gelip ona temas etmek sureti ile tedavi olmaktadırlar. Akıntısı olan kadının, kalabalığın arasına karışıp Hz.İsa'ya yaklaşması ve ona dokunduktan sonra hemen iyileşmesi buna bir örnek teşkil eder. Hz.İsa'nm bu yolla hastaları iyi ettiği öylesine yaygındır ki, bir yere gidince iyi olmak isteyen hastalar, civar köy ve kentlerden gelerek onun geçeceği yerlerde yolların kıyılarına diziliyorlar. Hz. İsa bu yoldan geçerken ona yalvararak kendisine dokunmak suretiyle tedavi olmak istediklerini söylüyorlar. Hz.İsa onlara gerekli izni verince, bütün hastalar ona dokunuyorlar ve hemen iyileşiyorlar. Bu toplu tedavi şekli oluyor.
Dört İncilin hiçbirinde Hz.İsa'nın, hastaları tedavi için normal tıbbî yollara başvurduğu haber verilmiyor. Ayrıca İncillerde Hz.İsa ile irtibatlı olmaksızın tıbbî tedaviden bahseden ve tedavi formülleri veren hiçbir pasaj yoktur.
Dört İncilde Geçen Hz.İsa'nın Mucizeleri
- Hastaları Tedavi etmesi
- Cinleri Çıkarması veya Kovması
- Hz. İsa'nın Gelecekte Olacağını Haber Verdiği Hadiseler
- Hz. İsa'nın Suretinin Değişmesi
- Hz. İsa'nın Ölüleri Diriltmesi
- Hz. İsa'nın Yiyecek ve İçeceği Arttırması ve Malı Bereketlendirmesi
- Hz. İsa'nın Su Üstünde Yürümesi
- Hz. İsa'nın Fırtınayı Dindirmesi
- Suyu Şaraba Çevirmesi