Zehirli | Konular | Kitaplar

SALAVAT-I ŞERİFE GETİRMENİN FAZİLETİ

Konu ile ilgili yorumlar 10. sayfadasınız.
Konuya tekrar dönmek ya da konuyu okumak için buraya tıklayınız.

176 yorum 10. sayfa

cevap bekliyorum...

arkadaşlar doğrumudur cevap bekliyorum... lütfen

04.03.2012 - misafir

evet doğrudur kardeşim

evet doğrudur kardeşim

04.03.2012 - Panzehir

Cevap verdiğin için sağol...

Cevap verdiğin için sağol...

05.03.2012 - misafir

SALAVAT ÜZERİNE

Salavat Efendimizin Şahsını Yüceltme anlamındadır. ve Salavatın hertülüsü olur, kısacı, uzunu, dualısı, her türlüsü. Yeterki Efendimize yaptıgınız duanın anlamı küfür, hakaret, yanlış bir söz olmasın.

El Ahzab Sûresi 56. ayet-i kerimede Allah-ü Teâlâ buyurmaktadır ki; "Gerçekten Allah ve melekleri Peygambere salât ederler, O' nu överler. Ey iman edenler! Siz de O'nu övün ve O'na salât ve selam edin, O' na gönülden teslim olun."

09.03.2012 - misafir

salavat

ben her cuma sabahtan mutlaka 500 defa selavat okuyorum allah kabul ederse... işe gider gelirken otobüste, metroda, evde her yerde.... bir cuma okumazsam rahatsız oluyorum....



allah dualarımızı kabul eder inşallah....

09.03.2012 - misafir

Allah senden razı olsun her

Allah senden razı olsun her sıkıntı bir çıkış ihsan etsin ferahlık versin Allah cc sana seçkin velilerden olmayı nasip eylesin firdevs cennetinde bizleri peygamber efendimiz sav meclisinde cem etsin aminn

11.03.2012 - misafir

Sahih Kaynaklı Salavat-ı Şerifeler ve konyula ilgili Hadisler

Bismillahirrahmanirrahim.
Salat ve Selam Peygamberimizin ve onun alibeytinin üzerine olsun. Bizlere Peygamberimizin güzel ahlakını, sözlerini, hayatını anlatan Sahabeden, Tabiinden, teveüttabinden ve onlardan nakledenlerden Allah Razı Olur inşallah.

Kütübüssitede ve Güvenilir kaynaklarda kısacık bir araştırma yaptım. Aşağıdaki Hadislerde göreceğiniz gibi bu sayfada yazılan bir çok hadis birbirine benzemekte. Bazılarına ise ekleme yapılmış bulunmakta :(
Aşağıda Kaynakları ile hadisler var. Çok fazla bulamadım ne hikmetse kocaaa kütübüssite 7300 Hadis içinde. Demek ki bir hadis zamanla 100 hadis türetmişş :) Kaynaksız yazılınca heleki internet ortamında eklendikçe eklenmiş, kelimeler

değişkiçe değişmiş.
Neyse. Aşağıdaki sapasağlam kaynaklı hadisler Salavatı şerifenin önemini , Peygamberimizin ağzından Slavatı şerifleri içeriyor. Tabi bu kadarla kısıtlı değil. Neticede naattır. Güzel olduktan sonra hertürlü naat yapılabilir.

"Resulullah aleyhissalatu vesselam'a salavat okuyunca salavatı güzel yapın. Zira siz bilemezsiniz, belki bu salavatınız ona arzedilir."

Kendisine: "Öyleyse (güzel olan salavatı) bize öğretin!" dediler.
O da: "Şöyle söyleyin: Allahümme'c'al salateke ve rahmeteke ve berekatike ala seyyidi'l-mürselin ve imami'l-Muttakin ve hatemi'n-nebiyyin Muhammedin abdike ve Resulike imamı'l-hayri ve kaidi'l-hayrı ve Resulir-rahmeti.
Allahümme'b'ashu makamen mahmuden yağbituhu bihi'l-evvelin ve'l-ahirün.
Allahümme salli ala Muhammedin ve ala ali Muhammedin kema sallayte ala İbrahime ve ala al-i İbrahime inneke hamidun mecid.
Allahümme barik ala Muhammedin ve ala ali Muhammedin kema barekte ala İbrahime ve ala al-i İbrahime inneke hamidun mecid.
(Allahım salatını, rahmetini, bereketlerini peygamberlerin efendisi, muttakilerin imamı ve peygamberlerin sonuncusu olan Muhammed'e kıl. O senin kulun ve elçindir, hayrın imamı, hayrın komutanı, ve rahmet peygamberidir.
Allahım! Onu makam-ı Mahmud üzere dirilt, ondan önce gelenler de sonra gelenler de bu makamı sebebiyle ona gıbta ederler.
Allahım! Muhammed'e, Muhammed'in aline salat et, tıpkı İbrahim'e ve İbrahim'in aline salat ettiğin gibi. Sen hamid ve mecidsin.
Allahım, Muhammed'i ve Muhammed'in alini mübarek kıl, tıpkı İbrahim'i ve İbrahim'in alini mübarek kıldığın gibi, sen hamid ve mecidsin)."

Abdullah İbnu Mes'ud radıyallahu anh 'dan gelmiştir.

-------------------------------------------------------------------------------------------------------------

"Biz Sa'd İbnu Ubâde'nin meclisinde otururken Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm) yanımıza geldi. Kendisine, Beşir İbnu Sa'd:
"Ey Allah'ın Resülü! Bize Allah Teâla Hazretleri, sana salât okumamızı emretti. Sana nasıl salât okuyabiliriz?" diye sordu. Efendimiz şu cevabı verdi:

"Şöyle söyleyin: "AIIahümme salli aIa Muhammedin ve aIâ âI-i Muhammed, kema salleyte aIa İbrahime ve barik aIâ Muhammedin ve aIâ âI-i Muhammedin kemâ bârekte aIa aI-i İbrahime inneke hamidun mecid. (AIIah'ım! Muhammed'e ve

Muhammed'in âline rahmet kıI, tıpkı İbrahim'e rahmet kıldığın gibi. Muhammed'i ve Muhammed'in âlini mübârek kıl. Tıpkı İbrahim'in âlini mübârek kıldığın gibi."

(ResuIullah ilâveten şunu söyledi): "Selam da bildiğiniz gibi olacak."

Müslim,Salât 65, (405), | Kasru's-Salât 67,(1,165,166); | Tirmizi,Tefsir, Ahzâb,(3218); | Ebü Dâvut, Salât 183, (980,981); | Nesâi, Sehv 49, (3, 45, 46).
Ebü Mes'ud el Bedri (R.A.)'dan gelen rivayettir.

*************************************************************************************

"Resülullah (aleyhissaIatu vesselam) yanımıza gelmişti: "Ey Allah'ın Resülü, dedik, sana nasıl selam vereceğimizi öğrendik. Ama, sana nasıl salât okuyacağız (bilmiyoruz)? " "Şöyle söyleyin! dedi:
"AIIahümme salli aIa Muhammed'in ve alâ âI-i Muhammedin kema salleyte aIa İbrahime inneke hamidun mecid. AIIahümme barik aIâ Muhàmmedin ve aIa âI-i Muhammed, kemâ bârekte aIa âIi İbrahime inneke hamidun mecid."

Buhâri, Daavât 33: | Müslim, Salât 66, (406); | Ebü Dâvud, Salât 183, (976); | Nesâi, Sehv 51, (3, 47);| Tirmizi Vitr,20, (483).
Kà'b İbnu Ucre'den gelen bir rivâyettir.

*************************************************************************************

"Ashab sordu:
"Ey Allah'ın Resülü sana nasıl salât okuyalım?" Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm): Şöyle söyleyin, dedi: "AIIahümme salli aIâ Muhammedin ve aIâ ezvâcihi ve zürriyyetihi kema salleyte aIâ İbrâhime ve bàrik aIâ Muhammedin ve aIaezvâcihi

ve zürriyyetihi kemâ bârekte aIâ İbrâhime inneke hamidun mecid. (AIIahım! Muhammed‚ zevcelerine ve zürriyetine rahmet kıl, tıpkı İbrahim'e rahmet kıldığın gibi. Muhammed'i, zevcelerini ve zürriyetini mübarek kıl, tıpkı İbrahim'i mübarek

kıldığın gibi. Sen övülmeye Iayıksın, Şerefi yücesin)."

Buhâri, Daavât 33,| Enbiya 8; Müslim, Salât 69, (407); | Muvatta, Kasru's-Salât 66, (1,165); | Ebü Dâvut, Salât,183, (979); | Nesâi, Sehv 54, (3, 49).
Tirmizi dışındaki Kütüb-i Sitte kitaplarında, Ebü Humeyd es-Sâidi (R.A.)'den gelen bir rivayettir

-------------------------------------------------------------------------------------------------------------

"Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Kim bana (bir kere) salât okursa AIIah da ona on salât okur ve on günahını affeder, (mertebesini) on derece yükseltir."
Nesâi, Sehv 55, (3, 50).
Hz. Enes (R.A.) 'dan gelen rivayetidir.
********************************************************

"Bir gün Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm), yüzünde bir sevinç olduğu halde geldi. Kendisine:
"Yüzünüzde bir sevinç görüyoruz!" dedik.
"Bana melek geldi ve şu müjdeyi verdi: "Ey Muhammed! Rabbin diyor ki: "Sana salavat okuyan herkese benim on rahmette bulunmam, selam okuyan herkese de benim on selâm okumam sana (ikram olarak) yetmez mi?"

Nesâi, Sehv 55, (3, 50).
Nesâide Ebü Talha (R.A.)'dan gelen rivayettir
********************************************************

Resülullah (aleyhissâlatu vesselâm) buyurdular ki: "Kıyamet günü bana insanların en yakını, bana en çok salavât okuyandır."

Tirmizi, Salât 357, (484).
İbnu Mes'ud (R.A.)'dan gelen rivayettir.
-----------------------------------------------------------------------------------------------------------

"Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Gerçek cimri, yanında zikrim geçtiği halde bana salavât okumayandır."

Tirmizi, Daavât 110, (3540).
Hz. Ali (R.A.)'den kaydedilen bir rivâyet

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------

"Resülullah (aleyhissâlatu vessalâm) buyurdular ki: "Yeryüzünde Allah'ın seyyâh melekleri vardır. Onlar ümmetimin selâmını (ânında) bana tebliğ ederler."
Nesâi, Sehv 46. (3, 43).
Hz. İbnu Mes'ud (R.A.) tan gelen rivayettir.

------------------------------------------------------

"Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm) bana, avucum avuçlarının içinde olduğu halde, Kur'ân'dan süre öğretir gibi teşehhüd'ü öğretti."
"Tahiyyât, tayyibât ve salavat Allah içindir. Ey Nebi, selam, AIlah'ın rahmet ve bereketleri senin üzerine olsun. Selam bizim üzerimize ve Allah'ın sâlih kulları üzerine de olsun. Şehadet ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur, yine şehadet

ederim ki Muhammed AIIah'ın Resüludür."

İbnu Mes'ud (R.A.)'dan gelmiştir.


**************************************

"Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Bana salavat okuyan bir mü'min yoktur ki ona melekler rahmet duası etmemiş olsun. Bu, bana salavat okuduğu müddetçe devam eder. Öyleyse kul bunu, ister az ister çok yapsın!"
Amr İbnu Rabi'a (r.a)'dan gelmiştir.

"Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Kim bana salavat okumayı unutursa, cennetin yolunu terketmiş olur."
İbnu Abbas(r.a)'dan gelmiştir.

"Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Cum'a günü bana salavatı çok okuyun. Çünkü o gün okunan salavatlar meşhuddur, melekler ona şahidlik ederler. Bana salavat okuyan hiç kimse yoktur ki, o daha okumasını bitirmeden

salavatı bana ulaştırılmamış olsun." Bunun üzerine dedim ki: "Siz öldükten sonra da mı?" "Evet buyurdular, öldükten sonra da. Zira Cenab-ı Hak hazretleri toprağa, peygamberlerin cesedini çürütmeyi haram etmiştir. Allah'ın peygamberi her

zaman diridir, rızka mazhardır."

Ebu'd-Derda

-----------------------------------------------------



"Resulullah aleyhissalatu vesselam bir adama: "Namazda (oturunca) ne diyorsun?" diye sordu. Adam: "Ben teşehhüdü okurum, sonra Allah'tan cenneti isterim, ateşe karşı O'na sığınırım. Ama vallahi, ben ne senin mırıldanmalarını ne de

Muaz'ın mırıldanmalarını (sessizce yapılan dualar) bilmiyorum" dedi.

Aleyhissalatu vesselam: "Biz de aynı şeyler etrafında mırıldanıyoruz" buyurdu."

Bu Sonuncu Hadiste Hz. Ebu Hureyre(r.a)'dan rivayettir.
( Ayrıca Bu Sahabeyi-kirama isminden dolayı ayrı bir muhabbetim var. Lakabını Peygamberimiz S.A.V bir latife ile vermiş. Hureyre= " kedicik, yavru kediler " demektir. Ebu hureyre= kedilerin babası , kedili anlamını taşır :) Mübarek kedileri

sever beslermiş. kedilerde etrafında dolaşır dururlarmış. Birgün elbisesinin eteğinde bir kedi taşırken görmüşler. Latife etmişler. bende de aynı kedi muhabbeti var da :)) Ayrıca bu sahabe , en çok hadis rivayet eden sahabedir.)

Arkadaşlar , Hadisler kadar ravilerde çok önemlidir. Rivayet edenleride tanımak gerekir. Bunlar rivayetlerin sağlamlığına da delil teşkil eder. Zira raviler hakkında da rivayetler ve onları tanıtan anlatan kıssalar yine rivayet yolu ile günümüze

gelmiştir.

Ebu Hureyre(r.a) tanımak ister misiniz ?

Abdurrahman bin Sahr;
künyesi: Ebû Hureyre
Câhiliye döneminde ismi Abdüşşems idi. ( Abduşşems = şems güneş demektir. Abduşşems güneşinkulu anlamını taşır. İslamı seçince künyesini peygamberimiz değiştirmiştir. )
Abdurrahman bin Sahr ne sebeple Ebû Hureyre diye künye edindiğini kendisi şöyle açıklamıştır:
"Bir kedi bulmuştum* onu elbisemin üzerinde taşırdım; bundan dolayı Ebû Hureyre (kedicik babası) künyesiyle çağrılır oldum.

Hayber Gazvesi sıralarında Yemen'den Medine'ye gelip Müslüman olmuştur. O tarihten itibaren Hz. Peygamber'in vefâtına kadar ondan ayrılmayan bir sahabesi olmuş, kendisini onun hizmetine adamıştır. Hizmet süresi yaklaşık dört yıl.

Hz. Peygamber'in misafirperverliği ve cömertliği sayesinde yaşayan Ebû Hureyre(r.a), Rasûlullah (s.a.v.s.)'ın mescidinde sadece ibadet ve ilimle meşgul olan Ehl-i Suffe'nin en ileri gelen siması idi. Hz. Peygamber'i büyük bir muhabbetle

sevmiş, onun sünnetine uygun olarak yaşamış ve manevî yüce mertebelere erişmiştir.

İffet sahibiydi. eli açık ve cömertti. Hz. Osman'ın şehid edilmesinden sonraki fitne olaylarında köşesine çekildi. Halk onun bu halinden şikayetlenince Rasûlullah (s.a.v.s.)'in şu hadisini rivâyet ediyordu:
"Fitneler çıkacak. O zamanda oturanlar ayakta durandan, ayakta duran yürüyenden, yürüyen koşandan daha hayırlıdır. Kim dönüp bakmaya yönelirse o da ona yönelir. Kim bir sığınak veya korunak bulursa onunla korunsun
(Buhâri Menâkıb 25; Müslim Fiten I0).
Böylece Hayatının her safhasında Peygamberimiz(s.a.v.s)'in Sünneti ve sözleri ile yaşamaya gayret etti.

Hoşsohbet, temiz ve ince duygulu, saf gönüllü idi (Zehebî* Tezkire* 1* 33).
Aynı zamanda seviyeli espirileri ile bilinirdi. Emirlik ve valilik ona kibir vermedi. Üstelik tevazusunu arttırdı. Medine valisi Mervan'a vekâlet ettiği sıralarda, üzerine semeri bağlanmış bir eşekle hurma lifinden örülmüş bir başlık başında olduğu

halde çarşıya çıkar ve* "Savulun emir geliyor!" dermiş:)

Müthiş bir hafızaya sahipmiş. Gördüğünü ve duyduğunu unutmazmış.
kendisinden beşbinüçyüzyetmiş dört hadis gelmiş. bunlardan üçyüzyirmibeş tanesini Buhâri ve Müslim ikiside ortak olarak, doksanüç tanesini yalnız Buhâri, seksendokuz hadisini de yalnız Müslim Sahîh'lerine (kendi belirledikleri kriterlere göre

kesin doğru gördükleri) almışlardır (Muhammed Ebû Zehv* a.g.e.* 134).

İmam Şâfii gibi büyük âlimlerin bildirdiğine göre Ebû Hureyre kendi dönemindeki hadis nakledenlerin içinde hafızası en sağlam olanıdır. Hz. Peygamber ile nispeten kısa sayılabilecek bir süre birlikte olmasına rağmen onun hadislerini bu kadar

büyük bir sayıda elde edebilmesinin sırrı ve sebepleri şöyle açıklanabilir:

1- Hz. Peygamber ile sık sık görüşmesi ve ona hiç çekinmeden her çeşit sorular sormasıdır (İbn Hacer* a.g.e.* IV* 206).

2-İlme olan tutkunluğu ve Hz. Peygamber'in ona bildiğini unutmaması için dua buyurmasıdır. El-Hâkim en-Nisâbûrî* Müstedrek'te (111 50) şu haberi vermektedir:
"Bir adam Zeyd b. Sâbit'e gelerek ona bir mesele sordu. O da Ebû Hureyre'ye gitmesini söyledi ve şöyle devam etti; çünkü bir gün ben Ebû Hureyre ve bir başka sahabe Mescid'de oturuyorduk. dua ve zikirle meşgul idik. O sırada Hz.

Peygamber geldi. yanımıza oturdu; biz de dua ve zikri bıraktık. Buyurdu ki: 'Her biriniz Allah'tan bir dilekte bulunsun.' Ben ve arkadaşım Ebû Hureyre'den önce dua ettik. Hz. Peygamber de bizim duamıza âmin dedi. Sıra Ebû Hureyre'ye geldi

ve şöyle dua etti: 'Allah'ım, senden iki arkadaşımın istediklerini ve de unutulmayan bir ilim dilerim.' Hz. Peygamber bu duaya da âmin dedi. Biz de 'Ey Allah'ın Rasûlü, biz de Allah'tan unutulmayan bir ilim isteriz' dedik. Hz. Peygamber 'Devsli

genç sizden önce davrandı' buyurdu.

Nitekim Buhâri ve Müslim'in naklettiklerine göre Ebû Hureyre şöyle demiştir: "Siz benim çok hadis rivâyet ettiğini söyleyip duruyorsunuz. Ben fakir bir kimseydim. Karın tokluğuna Hz. Peygamber'e hizmet ediyordum. Muhâcirler çarşıda pazarda

alışverişle Ensâr da kendi malları mülkleriyle uğraşırken ben Hz. Peygamber'in meclislerinin birinde bulunmuştum; buyurdu ki: 'İçinizden kim cübbesini yere serer de ben sözümü bitirdikten sonra toplarsa benden duyduğunu bir daha unutmaz.

'Bunun üzerine ben üzerimdeki hırkayı yere serdim. Hz. Peygamber de sözünü bitirince onu topladım. Nefsim kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki o andan sonra ondan duyduğum hiçbir sözü unutmadım" (Müslim* Fadâilü's-Sahâbe*

159; Buhâri* İlim* 42).

Buhâri ilim bahsinde hadise olan tutku bâbında (nr. 33) Ebû Hureyre'nin şöyle dediğini nakletmiştir: "Ey Allah'ın Rasûlü* kıyâmet gününde senin şefâatine nâil olacak en mutlu kişi kimdir?" diye sordum.
Rasûlullah buyurdu ki: "Ey Ebû Hureyre* senin hadise olan aşırı tutkunluğunu bildiğim için* böyle bir soruyu senden önce hiç kimsenin sormayacağını tahmin etmiştim. Kıyâmet gününde benim şefâatime nâil olacak en mutlu kişi Lâilâhe illallah

diyen kimsedir."

3- Ebû Hureyre'nin büyük sahabelerle görüşmesi onlardan birçok hadis alması ve bu sayede ilminin artıp ufkunun genişlemesidir (İbn Hacer el-Askalâni* el-İsâbe* IV* 204).

4- Dördüncü sebep: Hz. Peygamber'in vefâtından sonra uzun süre yaşamış olmasıdır. Nitekim Hz. Peygamber'den sonra kırk yedi yıl yaşamış işi gücü hadisleri halk arasında yaymak olmuştur (Muhammed Ebû Zehv* el-Hadis*

ve'l-Muhaddisûn* Kahire 1958* 134).

Selametle Kalınız. Esselamün Aleyküm ve Rahmetullahi ve Berekatühü

11.03.2012 - Harun KARADAĞ

yaptığın şeyi asla söyleme

yaptığın şeyi asla söyleme çünkü

13.03.2012 - misafir

Allah sizden Razi olsun!

Allah sizden Razi olsun!

14.03.2012 - Bora Eker

SALAVAT

ben yeni başladım ama her gün 1500 salavat çekiyom artık alışkanlık oldu salavat çekmeden sabrım gelmiyo boşlukta gibi oluyom allah dualarımızı kabul etsin. amin

15.03.2012 - misafir

SİZE ÇOK TEŞEKKÜR EDİYORUM

SİZE ÇOK TEŞEKKÜR EDİYORUM ÇOK YARDIMCI OLDUNUZ(sağ OLUN)

15.03.2012 - SAĞ OLUN

selamün aleyküm. ben de sizin

selamün aleyküm. ben de sizin yanlış dediğiniz hadisleri okurken nasıl olur diyerek ürperiyordum. ama tabi sizin aydınlatıcı bilgileriniz sayesinde konuya muvaffak oldum. Allah razı olsun , çok güzel açıklamışsınız. bence de şöyle hadis var , böyle ayet var demek yerine sure ve ayet numaralarını belirterek, hadisleride hangi kitaptan alındı ise sayfa sayısına kadar vererek konuyu anlatmak , aydınlatmak ya da onunla ilgili konuşmak daha doğru olur.

22.03.2012 - misafir

SELAVAT-I ŞERİFE

BİSMİLLAHİRRAHMANİRAHİM ALLAHIN ADI İLE BAŞLARIM. DEĞERLİ KARDEŞLERİM ÖNCELİKLE BU SİTEYİ KURUP YÖNETEN KARDEŞLERİMDEN ALLAH RAZI OLSUN GERÇEKTEN ÇOK ÖNEMLİ BİR HİZMET SUNMAKTALAR VE BU GÜZELLİKLERİ PAYLAŞMA FIRSATI VERMEKTELER. SELAVATI ŞERİFE TOPLUMUMUZDA EN ÇOK YAYGIN OLARAK YAPILANI İLE ALLAHÜMME SALLİ ALA SEYİDİNE MUHAMMEDİN VE ALA ALİHİ SEYYİDİNA MUHAMMED OLARAK BİLİNMEKTEDİR NE OLURSA OLSUN İSTER SELAVAT-I ŞERİFE İSTER KELİME-İ TEVHİD İSTERSEDE ESMAÜL HÜSNA HEPSİ ALLAHI ZİKRETMEK İÇİN VE ONUN RIZASINI KAZANMAK İÇİNDİR. YOKSA ALLAHIN BİZİM İBADETİMİZE VEYA ZİKRİMİZE İHTİYACI YOKTUR NE OLURSA OLSUN ÖNEMLİ OLAN İHLAS İLE TAM BAĞLILIKLA ALLAHI ANMAK VE ONU EN İYİ ŞEKİLDE TESBİH ETMEK VE RIZASINA NAİL OLMAKTIR. EĞER İBADETLER BU ŞEKİLDE HUŞU İÇİNDE YAPILIRSA İNŞALLAH AMACINA ULAŞIR VE ALLAHIN RIZASINI KAZINMIŞ OLURUZ. NE OLURSA OLSUN LÜTFEN BU İBDATELERİMİZİDE DEVAMLI YAPMAYA ÇALIŞALIM BEN ŞU AN 35 YAŞINDAYIM NAMAZLARIMI ELİMDEN GELDİKÇE BIRAKMADAN EDA ETMEYE ÇABALIYORUM. HARAMDAN AZALARIMI KORUMAYA ÇABALIYOR AİLEMİ VE KENDİMİ İSLAM IŞIĞINDA YETİŞTİRMEYE VE YAŞATMAYA ÇABALIYORUM. BU MÜDDET İÇİNDE ŞEYTANLA VE NEFSİMLE ÇOK MÜCADELE EDİYORUM İLLAKİ BU MÜCADELEDE KAZANDIĞIM GİBİ YENİLDİĞİMDE OLAMAKTA AMA YİNEDE AZMİMDEN BİR ŞEY KAYBETMEDEN HEM TESBİHAT HEMDE FARZ İBADETLERİMİ YAPMAYA ÇABALIYORUM. BUNDA NE KADAR MUAFFAK OLDUĞUMUDA ALLAHA BİLİR. DEDİĞİM GİBİ 35 YAŞINDA OLMAMA RAĞMEN 15 YAŞINDAN BERİ SELAVAT-I ŞERİFE VE KELİME-İ TEVHİDİ HİÇ BIKMADAN DEVAM EDİYORUM. HER CUMA GÜNLERİ VE NAMAZLARI .KANDİL GECELERİ RAMAZAN-I ŞERİF AYLARI HEPSİ BANA VESİLE OLUYOR TABİKİ HAFTANIN DİĞER GÜNLERİNDE DE TESBİHATLARIMA DEVAM EDİYORUM ALLAH KABUL EDERSEDE ÖMRÜM OLDUKÇA DA DEVAM EDECEĞİM. NASIL BEN YAPIYORSAM SİZLERDE YAPACAĞINIZA İNANIYORUM. YETERKİ İHLAS İLE BİR KARŞILIK BEKLEMEDEN YAPALIM BENDE PEYGAMBERİMİZ HZ. MUHAMMED (s.a.v) EFENDİMİZİ RÜYAMDA GÖREMEDİM AMA YİNEDE İBADETLERİME DEVAM ETMEYE ÇABALIYORUM. ALLAH KABUL EDER İNŞALLAH ALLAHIN SELAMETİ ÜZERİNİZE OLSUN...

29.03.2012 - erc@n

hayır soyleyeceksın, soyleki

hayır soyleyeceksın, soyleki örnek olsun,şu anda oldugu gibi Allah şu zamanda ibadet yapabilenlerin ib adetlerini kabul buyursun

12.04.2012 - misafir

...

dün pazardı bugün pazartesi dünden beri 3 binden fazla çektim daha da devam edicem sabah sularındayız daha inşallah sizde benim gibi boş vakit bulup çekebilirsiniz bu arada çektiğimiz sayıyı hiç mi söylememeliyiz yoksa söyleme niyetine mi bağlı ? cevap alırsam cok makbule gecer

23.04.2012 - misafir

Konular