ya her mezhebsızım dıyene sapık kafır demek bu kadar kolaymı yakınen ınkar etmedıkce ya allah askına sahabenın tabıının mezhebımı vardı nerde yazıyor mezhebe tabı olmazsanız kafır olursunuz sapıksınız dıye hem bıdat ısleyın eee hemde sunnete sarılmak sapıklık aynaya bakın ve dusunun ummetım muslumanım demekmı daha sereflı yokssa hanefı saffıyım demek mı

Mesut Kardeşim,

Artık, "Sahabenin mezhebi mi vardı?" türünden bayatlamış soruların ne vakti ne de zamanı. Bunlar artık soru kabîlinden bile görülebilecek şeyler değil çünkü. "nerde yazıyor mezhebe tabı olmazsanız kafır olursunuz sapıksınız dıye hem bıdat ısleyın" sorunuza Mehmet Zahid'ül-Kevseri, "Mezhepsizlik dinsizliğe köprüdür" sözüyle güzel izahatta bulunmuşlar.

Bir mezhebi taklit etmenin vacib olduğunu gösteren dört delil:
1- Birinci delil:
Eshab-ı kiramın asrından ve ondan sonraki asırdan, bu zamana kadar, bütün Müslümanlar, dört mezhepten birini taklit etti. Bunda icma hasıl oldu. Şu hadis-i şerifler bu icmanın sahih olduğunu göstermektedir:
(Ümmetim dalalet olan bir şeyde icma yapmaz!) [İ.Ahmed]
(Allahü teâlânın rızası, icmadadır. Cemaatten ayrılan, Cehenneme gider.) [İbni Asakir]
(Cemaatten ayrılan, yüzüstü Cehenneme düşer.) [Taberani]

2- İkinci delil:
Bir âyet-i kerime meali:
(O gün, her fırkayı imamları ile çağırırız!) [İsra 71]Kadı Beydavi hazretleri, bu âyet-i kerimenin tefsirinde, (Her ümmeti Peygamberleri ve dinde uydukları imamların isimleri ile çağırırız) buyuruyor. Medarik’te de böyle yazılıdır. Mealim-üt-tenzil tefsirinde (İbni Abbas, kendilerini dalalete veya hidayete sürükleyen devlet reisleri ile çağrılır dedi. Said bin Müseyyib ise, her kavim, kendilerini hayra ve şerre sürükleyen reislerinin yanına toplanırlar dedi) demektedir. Tefsiri Hüseyni’de ve Ruh-ul-beyan’da (Mezhebinin imamı ile çağrılırlar. Mesela, ya Şafii yahut ya Hanefi denilir) demektedir.

Bundan anlaşılıyor ki, kâmil olan imamlar kendilerine tâbi olanlara şefaat edeceklerdir.
Görülüyor ki, kıyamet günü, herkes mezhep imamının ismi ile çağrılacaktır. İmam, kendisini taklit edene, şefaat edecektir. Dört mezhep imamlarının her biri böyle yüksek idi. Allahü teâlâ, Lokman suresinin 15. âyetinde, (Bana inabet edenin yoluna tâbi ol) buyurdu. Bu dört büyük imamın, Allahü teâlâya inabet etmiş oldukları sözbirliği ile bildirilmiştir.

3- Üçüncü delil:
Bir âyet-i kerime meali:
(Hidayet yolunu öğrendikten sonra, Peygambere uymayıp müminlerin yolundan ayrılanı, saptığı yola sürükleriz ve çok fena olan Cehenneme sokarız!) [Nisa 114]

İmam-ı Şafii hazretlerine İcmaın delil olduğunu gösteren âyet hangisidir diye sordular. Cevap olarak, bu âyeti gösterdi. Bu âyet, müminlerin yolundan ayrılmayı haram ettiği için, bu yola uymak vacib olur.
Medarik tefsirinde, bu âyet-i kerime açıklanırken, (İcmaın delil olduğunu ve Kitaptan, Sünnetten ayrılmak caiz olmadığı gibi, icmadan ayrılmanın da caiz olmadığını bu âyet göstermektedir) buyurulmaktadır.

Beydavi tefsiri de, bu âyeti açıklarken, (Bu âyet, icmadan ayrılmanın haram olduğunu gösteriyor. Müminlerin yolundan ayrılmak haram olunca, bu yola uymak vacib olur) buyuruyor. Bu ümmetin salihleri, âlimleri, (Bir mezhebi taklit etmek vaciptir. Mezhepsiz olmak büyük günahtır) dediler. Âlimlerin bu sözbirliğinden ayrılmak, bu âyet-i kerimeden ayrılmak olur. Çünkü, Allahü teâlâ mealen buyuruyor ki:
(Siz, insanlar için hayırlı ümmetsiniz! İyi şeyleri emreder, kötü şeyleri men edersiniz.) [Âl-i İmran 110]
Bu ümmetin âlimleri mezhepsizliğin kötü olduğunu bildirdiler. Bunun için, mezhepsiz olmak caizdir diyerek, âlimlerin bu sözlerinden ayrılan, bu âyet-i kerimeyi inkâr etmiş olur.

Bazı mezhepsizler, (Edillei şerıyye)nin dört kaynağından yalnız ikisine uyduklarını söylüyorlar. Diğer ikisini kabul etmiyorlar. Böylece, Müslümanların çoğunun yolundan ayrılıyorlar. (Ehl-i sünnet vel-cemaat) yolundan sapıyorlar.

4- Dördüncü delil:
Bir âyet-i kerime meali:
(Bilmiyorsanız, zikir ehline sorunuz!) [Nahl 43, Enbiya 7]
Bu âyet-i kerime, ibadetlerin ve işlerin nasıl yapılacağını bilmeyenlerin, bilenlerden sorup öğrenmelerini emretmektedir. Âyet-i kerimede, sorup öğrenmek herkesten ve din cahillerinden değil, bilinmeyenleri âlimlerden sormak emrolunmaktadır. Bunun için, bir kimse, yapacağı şeyi, Kur'an-ı kerimde ve hadis-i şeriflerde arayamaz, mezhebin âlimlerinin kitaplarından okuyup öğrenmesi lazım olur. Okuyup öğrendiğine göre yapan kimse, o müctehidi taklit etmiş olur. Müctehide uymaz ise mezhepsiz olur.

allah aşkına ne diye böyle söylüyorsunuz!!
ilk olarak size şunu diyebilirim ki mevdudide bir mezhebe bağlı ve bunu kendisi söylüyor..
ve kesin olarak size şunu söyliye bilirim ki ;
kuran ve sünnete sarılan herkes doğru yoldadır...

bu dünyanın hali hep böyle değil mi ?
nerede bir allah'ın dinini yüceltmek isteyen samimi bir müslüman var, hep karalamalar onun üstüne..oysa o tertemiz sayfalarıyla o insanı bir okuyup anlasanızz..

Tabi ki Müslümanlık önce gelir. gayri müslimler bizleri mezhebimizden değil İslamımızdan tanımalılar. Biz kendi aramızda bu sorunları halledemezsek onların diline maskara olmaktan kurtulamayazağız...

Ayrıca birilerini sapkınlıkla suçlamak bu kadar kolay olmamalı. helede Mevdudi gibi İslam'a çok büyük katkıları olan bir alim hakkında bu söylenenler hiç yakışmıyor.

sa. wacib hükmü sadece hanafi mezhebinde wardir, digerlerinde ya fard yada sünnet wardir....
demekki mezhebe tabi olak wacib? wacib hükmü Imammi Azam olusturduguna göre bu O büyük alime iftira olmuyormu?
islamda taklid caiz degildir, hatta awam icin bile.
awam ancak delilini bildigi konularda mücdehide tabi olabilir, dikkatinizi cekerim.DELILINI BILDIGI KONULARDA:
simi size sorarim hangi hanafi delil ile haraket ediyor.
yaziniz yanlisliklarla dolu. mücdehidler mezheb degil ilm birakmislardir, bu bir.
ikincisi, hak mezheb 4 degil 8 idi. tabiileri kalmadigi icin diger 4ü silindi.
ücüncüsü mezheb takibi itikadi bir konu degildir.
filistini yahudiye peskes ceken sözüm ona sunni suud krali sunni olsa ne olur?
mezheb farkliliklari okadar büyütüldü ki mezheb arasi ewlilikler, birbirinin arkasinda namaz kilmamak.....
sahabe de farkli görüsler mewcud idi, imam azamin ögrencisi imam yusuf hocasiyla onlarca konuda görüs ayriligi icindeydi.
sahabe zamaninda iman-küfür tartisiliyordu, bizim zamanimizda mumin-kafir...
sanki birileri Allaha ait olan hüküm werme yetkisini kendilerinde görüyor gibi......

mezhep olması sart dııl dır bır ınsan mezhepsız olabılır zaten 4 buyuk meshep de peygamberı taklıt degılmıdr lutfen seyyıd kutup gıbı bır alım ıcın cırkın sozlerde buşunmayınız.....

Mezhepler Allah'a giden yoldaki şeritlerdir. Sağ şerit orta şerit sol şerit farkeder mi? neyi tartıştığınızın farkında mısınız?
Dört şeritli yol tek şeritli yoldan daha geniş değil midir?

Mezhepleri böyle amacını aşarak tartışmaya açarsanız, insanların mezhepleri farklı algılamalarına sebep olursunuz.

Algı sorunları oluşturmayınız.

bu sitenin kendi ismi zaten zehirli,kurani inkar etmeyene,ehli kibleye ehli sünnette tekvir yoktur,mevdudi hanefi mezhebine mensubtur,kaldiki alimin bi rmezhebe bagli olamsi sart degil ,siradan insan dahi olsa mezhep imanin sarti degil.eger siz mezhebsizi kafir ilan ederseniz siz imanin sartlarini ve sinirlarini artirarak kendiniz kafir olmus olursunuz,tarikat ve tasavvufun önderlerini kabul etmemekte imanin sarti degil bilahare hic bir sahabe tarikatci da degildi aslen tarikat ve tasavvuf bidattir,hic bir sahabe cezbeye kapilip ben allahim,kainatta benden habersiz bir sey olamz gibi vb sözler söylememistir,kimse dinin sahibi degilki din hakkinda sinir cizsin ibadet belirlesin,herkes dine tabi olur din allahindir,söylencek cok sey var fakat siz anlarmisiniz bilmem

Mevdudinin mezhepsizliğinden savunucusundan itiraf: "Alimin bir mezhebe bağlı olması şart değil" diyorsunuz.. MEzhepsiz olan kafir olmaz elbet ancak mezhepsiz olan yoldan çıkmıştır. Dinden çıkma riski de büyür..

Görüyorum ki insanlar tartışmayı ne kadar seviyorlar.Ne gariptir ki bu sitede Mürcie, Hariciler, Mütezile gibi sapık mezhelerin nekadar zararlı olduğunu geniş anlamda açıklamaktan kaçımmış ve Ebul Alâ El Mevdudi, Seyyid Kutup,İbn Teymiyye ve selef alimlerini yerden yere vurmuş insaları bir çırpıda sapık olarak göstermek işine gelmiş ve altında hiç bir yorum yapılmamış Çamur at izi kalsın yahu adamlar La ilahe illallâhı anlatmaya çalışmış bunun tersine bişey söylemememiş. Kimisi Hapse atılmış,kimi şehit edilmiş bu yolda müslümanlar olarak ne durumdayız onu açıklayın onlar bişeyler yapmış başarılı olmuşlar veya olmamışlar ''bizler kadı değilizki hüküm verelim bizler davetçileriz'' seyyit kutup hüküm vermemiş hükmü Allah verir demiştir.

ASIL GARİP OLANI, asırlardır islam dünyasına IŞIK tutan TÜRK MİLLETİ'nin ışığı başka toplumlarda arıyor olması! Türkiyede osmanlının yetiştirdiği seyyid kutupları cebinden çıkaracak binlerce ALİM varken hala biz SÜMÜRGE altında KIT imkanlarla ilimsiz ALİMLİK yapmaya kalkışanların peşinde koşmaya kalkışıyoruz! Asıl garip olan budur.

Bir kişinin inandığı değerler uğruna canını bile vermesi onun inandığı değerlerin uğruna savaştığı derğerlerin kesintisiz tamamının DOĞRU olduğunu ispatlamaz. Öyle olsa idi OSMANLI toprakları içinde yaydıkları fitnelerle idam edilmiş bir sürü seyyit kutuplar yaşadı..

Arife tarif gerekmez.!

Elbette doğru söylüyorsun fakat karşı koyduğun tavır yanlış. Osmanlının alimleri hakkında bişey söylemedim zaten islamı yaşatmaya çalışanlardan Allah razı olsun ama bizim tarihimizi amerikan kaynaklardan öğrenebiliyoruz. Geçmişimizi bize amerikan kaynakları yazıyor bunun doğruluğuda zaten tartışılır.Elbette Osmanlının bize aktardığındanda faydalanırız.Osmanlı yıkıldığı zaman bir çok alimlerin ne halde olduğu bellidir. Şeyhul islam mustafa sabri gibi isanlar mısıra kaçmak zorunda kalıyor. Seyyit kutup 1906 da doğmuş mevdudi 1903 de bu adamlar osmanlıya nasıl yazar verebilir. İslam dinine en büyük zararı olan mürcie mezhebidir. İsmini zikrettiğim insanlar hatasız melek değillerki.amacım tartışmakda değil Allah dilediğini fazlı ve rahmetiyle cennetine koyacaktır veya cehenneme sürecektir.madem ki islamı yaşamak ve yaşatmak istiyorsak Allah'a şirk koşma,kul hakkı yeme,anaya babaya iyilik etmemeyi,mazlumun malını yeme,zina ,fuhuş,komşu hakkı,v.b. islamın yasakladığı şeyleri bir vakit namazı kaçırmaktan nasıl korkuyorsak bu şuur içinde yukarıda zikrettiğim hallerden kaçınmak gerekiyor. Bunun başınıda La ilahe illallah çekiyor. O insalar bunu anlatmaya çalışmış buğun bu halde olmamızın nedeni islamı sahabenin anladığı gibi anlamadığımızdan dolayıdır.

Selamlar

bugün içinde oldugumuz durum bizim suçumuz ya da islam dünyasının suçu ya da islamı yanlış anlamanın sonucu değil ki? Devri Decaciledeyiz..

Müslümanlara siz hatalısınız o yüzden geridesiniz fitnesi bir deccal fitnesidir. Ve tek hedef ümmeti islamdan uzaklaştırmaktır.

Neyse.. Osmanlı islam'ın güçlü kalesi idi. Onun yıkılması seyyit kutupların mevdudilerin zehirlerini daha kolay yaymaları için fırsat olmuştur.

Biz tarihimizi batı kaynaklarından öğrenmiyoruz. Sadece bazı çevreler batı kaynaklarını tercih ediyor. Tıpkı içimizdeki bazıların seyyit kutupları mevdudileri tercih etmesi gibi.. Ancak osmanlı yıkılsada geriye bıraktığı çok güzide alimler büyük zaatlar var. Onların saçtıkları IŞIK bugün TÜM DÜNYAYI aydınlatıyor. gören gözler zaten görüyor..

s.a hulefa i raşidin e dil uzatan insanın dalalette hatta hıyanette olduğu kesindir.h.ş. ashabıma eza veren bana eza vermiş gibidir bana eza veren Allah a eza vermiş gibidir.bu şii bozmasını iyi araştırın.bakın kitaplarında neler yazıyor.islam a katkısı mı yoksa zararı mı var ...