Ahmed Selim
SAHÂBÎ SEVGİSİ SAMİMİYET ÖLÇÜSÜDÜR
Allah Azze ve Celle'yi sevdiğini söyleyen samimî ise, Resûl-i Ekrem aleyhisselâm'ı da sever... Âyet-i kerîmeler bunu şart koşar...
Resûlullah'ı seven de, bu sevgisinde samimî ise, O'nun sahâbe-i kirâmını sevecekdir... Hadîs-i şerîfler de bunu şart koşmuşdur, netice budur...
Şimdi akıl yürütmemizi tersden ve geriye doğru işletelim :
Eshâb-ı Kiram sevgisi olmayanın Resûl-i Ekreme sevgisi yoktur. «Var!» diyorsa sahtedir...
Resûlullah sevgisi olmayanın da, Allah sevgisi yok... «Var!» diyorsa bu da sahte...
Eshâb-ı Kirâm'a sevgi, hürmet ve bağlılık borcundayız... Bundan istisna edilebilecek hiç bir sahâbî yok... İşte Sahâbe-i kirâm'ın tamamına âid bu borcumuz, «samîmi «müslüman» oluşun mîzânıdır...