Misyoner bir üslup

İyi 'hoca' yalnızca Nasreddin Hoca

Türk sinemasında din yıllar boyunca şekilden şekile girdi; görmezden gelindi, itildi kakıldı, tahta oturtuldu… Son yıllarda çekilen filmlerde ise dinî temalara alaka arttı. Peki, yönetmenlerin yaklaşımı eskiye nazaran ne kadar farklılaştı?

Umut, Antalya’da kendi hâlinde yaşayan bir gençtir. Kız arkadaşı ve ailesiyle sıradan ilişkileri vardır. Onun hayatındaki kırılma süreci İstanbul Üniversitesi’ni kazanmasıyla başlar. İlk etapta her şey normaldir. Okula kaydını yaptırır ve kantindeki ilanlara bakarak kalacak ev arar. Öğrenci evlerini de bu vesileyle tanır. Fakat yaşamaya başladığı evdeki mistik ve doğaüstü olaylar zamanla hayata bakışını değiştirir.

Çevresindeki ağabeylerin de etkisiyle gün geçtikçe ibadetler ve ritüellerle örülü bir dinî hayatı benimser. Başlangıçta her şey normaldir. Fakat değişiminin şiddeti gün geçtikçe artar ve Umut radikalleşmeye başlar. Bu dönüşüm onu ailesi ve çevresinden yavaş yavaş uzaklaştırır, kız arkadaşıyla arası bozulur. Gittikçe fundamentalist bir kimliğe bürünür. Umut için son durak, bir intihar eylemcisi olmaktır….