fıkıh imamları
İMAM EL- BUHÂRÎ VE ZAYIF HADİS
Bismillâhirrahmânirrahîm
Zayıf hadisin amele konu olup olmayacağı, üzerinde ulemanın ihtilaf ettiği bir husustur. Bu konudaki ihtilaflar, hadisin durumuna ve amel edilecek konunun mahiyetine göre alabildiğine geniş bir çerçeve oluşturur.
Kaynaklarda bu konudaki görüşler genel olarak şu üç kategoride toplanmıştır:
1- Zayıf hadisle, –ahkâmda olsun fezailde olsun– amel edilebilir.
2- Bu türlü hadislerle hiçbir konuda amel edilemez.
3- Bu türlü hadislerle sadece fezail, menakıb, mevaiz, tergib-terhib ve kıssalar konusunda amel edilebilir.
Bu görüşlerden ilki Hadis imamlarından Ahmed b. Hanbel ve Ebû Dâvud'a, ikincisi Yahya b. Ma'în, el-Buhârî ve Müslim'e, üçüncüsü de Süfyân es-Sevrî, Abdurrahman b. Mehdî ve İbn Ebî Hâtim'e nisbet edilir.[1]
Görebildiğimiz kadarıyla Usul-i Hadis kaynaklarında İmam el-Buhârî'nin ismi, zayıf hadis ile hiçbir konuda amel edilemeyeceğini söyleyenler arasında zikredilmektedir.
"Modernist İslamcılık" ve fıkıh
Emekli bir hoca, Müslümanları, modernist İslamcı ve fıkhi geleneğe bağlı Müslüman, kısaca selefci-mezhepçi olmak üzere ikiye ayırıyor. Kendisi modernist İslamcı imiş. Modernist İslamcılar, Kitap ve Sünneti esas alırlarmış, ötekiler ise, fıkhi mezhepleri esas alırmış.
Bu ne cahillik?!. Dört fıkhi mezhepten hangisi Kitap ve Sünneti esas almaz ve hangisi Kitaba ve Sünnete aykırıdır? Bu İslamcılar, dört mezhepten farklı olarak ne yapmışlar da kendilerine modernist diyorlar? Namazın, orucun veya diğer ibadetlerin yeni, modern bir şekli mi olur, çağa göre ibadet değişir mi? Değişmezse, kendilerine modernist yaftasını niye takarlar ki?