Fıkıh alimleri
Fıkıh öğrenmemek iflas alametidir
Fıkıh kelime olarak, İslamiyet’i bilmek, anlamak demektir. İslamiyet’in hükümlerini bilen âlimlere Fakih denir.
Fıkıh ilmi, insanların yapması ve yapmaması lazım olan işleri bildirir. Fıkıh bilgileri, Kur’an-ı kerimden, hadis-i şeriflerden, icmâ’-ı ümmetten ve kıyâstan meydana gelmektedir. Hadis-i şerifte; (Fıkıh ilmi meclisinde bulunmak, bir senelik ibadetten daha hayırlıdır) buyurulmuştur.
İbni Abidin hazretleri; “Fıkıh âliminin Müslümanlara sağladığı faydanın sevabı, cihâd sevabından çoktur” buyurmuştur.
İmam-ı Mâlik hazretleri; “Fıkıh öğrenmeyip, tasavvufla uğraşan, dinden çıkar. Zındık olur. Fıkıh öğrenip tasavvuftan haberi olmayan bid’at sahibi, yani sapık olur. Her ikisini edinen, hakikate varır” buyurmaktadır. Ebu Bekr-i Verrâk hazretlerinin de böyle buyurduğu kitaplarda yazılıdır.
Fıkhı doğru öğrenen ve tasavvufun zevkini alan, kâmil, olgun insan olur.
Fıkıh ilminin önemi
Ahmed Tahtavi hazretleri buyuruyor ki: Kur’an-ı kerimdeki (Allahın ipine sarılın) ifadesindeki ipten maksat, cemaattir. Cemaat da, fıkıh ve ilim sahipleridir. Fıkıh âlimlerinden bir karış ayrılan dalalete düşer. Sevad-ı a’zam, fıkıh âlimlerinin yoludur. Fıkıh âlimlerinin yolu da, Resulullahın ve Hulefa-i raşidinin yoludur. Kurtuluş, Ehli sünnet vel cemaat fırkasındadır. Fırka-i naciye, bugün dört mezhepte toplanmıştır. Bu zamanda bu dört hak mezhepten birine uymayan, bid’at ehlidir. (Tahtavi)
Aişe validemizin üstünlüğü
Hadis âlimlerinden Abdulhak Dehlevi hazretleri, (Medaric-ün-nübüvve) kitabında buyuruyor ki:
Aişe-i Sıddika hazretlerinin faziletleri, üstünlükleri, sayılamayacak kadar çoktur. Eshab-ı kiramın Fıkıh âlimlerindendi. Çok fasih ve beliğ konuşurdu. Eshab-ı kirama fetva verirdi. Fıkıh bilgilerinin dörtte birini Hz. Aişe haber vermiştir. Hadis-i şerifte, (Dininizin dörtte birini Humeyra’dan öğreniniz!) buyuruldu.
(Kurret-ül-ayneyn) [Resulullah, Hz. Aişe’yi çok sevdiği için, Ona (Humeyra) derdi. ]
Ürvetübni Zübeyr hazretleri buyuruyor ki: Kur’an-ı kerimin manalarını ve helal ve haramları ve Arab şiirlerini ve nesep ilmini, Hz. Aişe’den daha çok bilen kimse, görmedim.