Zehirli | Konular | Kitaplar

evliya

Dert ve belanın geliş sebebi

İmam-ı Rabbani hazretleri, insana belanın geliş sebeplerini sual ve cevaplarla şöyle açıklıyor:

Sual: Enbiya ve evliya, hep dert ve bela içinde yaşadı. Halbuki, Şura suresinde, (Size gelen belalar, kabahatlerinizin cezasıdır) buyuruldu. Bu ayete göre, dertlerin çokluğu, günahın çokluğunu gösteriyor. Enbiya ve evliya olmayanın, çok sıkıntı çekmesi gerekirken dostlarına, neden dert, bela veriyor? Düşmanları neden rahat ve nimet içinde yaşıyor?

Sevgiye lâyık olmak için

Abdülaziz Dehlevi hazretleri buyuruyor ki: Cenab-ı Hakkın rızasına kavuşmak, şeytanın aldatmasından kurtulmak için, silsile itibariyle hocaları Resulullah efendimize dayanan bir evliyayı sevmek, onun tarafından sevilmek gerekir. Hadis-i şerifte, (Evliyanın kalbi nazargah-i ilahidir. Böyle bir kalbde bulunan kimseye Hak teâlâ rahmet eder) buyuruluyor. Böyle bir kalbe girdikten sonra, maksadına kavuşmadan ölen kimse, kurtuluşa ermiş demektir. Çünkü Kur’an-ı kerimde, (Allah ve Resulüne hicret etmek üzere evinden ayrılıp yolda iken ölen, maksadına varmış gibi mükâfatlandırılır) buyuruluyor. (İmad-ül-İslâm)

Keramet Meselesi

Soru

“Gayb meselesi ile ilgili yazınızda geçen ve kafama takılan ifadeleri buraya yazıyorum:

“Salih kullardan gaybiyyatla ilgili mükâşefelerin suduru, Ebû Hayyân’ın söylediği gibi “nadirattan” mıdır, yoksa er-Râzî, İbn Hacer’in dediği gibi yaygın olarak görülen bir durum mudur? Sahabe tabakasından itibaren bu ümmetin salihlerinden aktarılan ve kuşaktan kuşağa intikal eden kerametler tevatür seviyesindedir.”

“Burada benim anladığım kadarıyla (yanlışım varsa düzeltin) halk arasında anlatılan ve bazı kitaplarda da geçen evliya kerametlerinin doğru olduğunu savunmuşsunuz.

Evliyânın Her Dediğine Uyulur mu?

Evliya keşiflerinde bazen hata edebilir, onun için her dediğine uymak konusunda temkini ve tedbirli olmak gerekir.

İmâm-ı Rabbânî hazretleri Mektubatında bu konuyuşu şu şekilde açıklıyor:

Evliyânın keşfinde hatâ etmesi, yanılması, müctehidlerin ictihâdda yanılması gibidir; kusûr sayılmaz.

Bundan dolayı, Evliyâya dil uzatılmaz. Belki, hatâ edene de, bir derece sevâb verilir.

Yalnız şu kadar fark vardır ki, müctehidlere uyanlara, onların mezhebinde bulunanlara da, hatâlı işlerde sevâb verilir.

Evliyânın yanlış keşflerine uyanlara, sevâb verilmez. Çünki ilhâm ve keşf, ancak sâhibi için seneddir. Başkalarına sened olamaz.

Müctehidlerin sözü ise, mezhebinde bulunan herkes için seneddir.